Resmi Gazete'de yayımlanan taşeron düzenlemesine ilişkin soru üzerine Sarıeroğlu, yoğun bir çalışma sürecinden sonra taşeron işçilerin sürekli işçi kadrolarına geçmeleriyle ilgili düzenlemeye son şeklini verdiklerini belirtti.

Sürece katkı sağlayan bakanlıklara ve ilgili kuruluşlara teşekkür eden Sarıeroğlu, "Dün gece bile çok geç saatlere kadar çalıştık ama bugün bu şekilde çıkmasından büyük memnuniyet duyuyorum. İlk günden itibaren içimize sinen, verdiğimiz sözü yerine getirmiş olmamızdan dolayı huzurlandıran güzel bir düzenleme oldu yeni yıl arifesinde." diye konuştu.

Düzenlemenin kapsamına ilişkin soru üzerine Sarıeroğlu, "Genel merkezi bütçe kapsamındaki tüm kamu kurum ve kuruluşlarımız kapsam içerisine girdi. Özel bütçeli idarelerimiz, denetleme ve düzenleme kuruluşları kapsamın içinde. Baktığımız zaman 450 bin kişi şu anda kamu çalışanı. Dört aşamalı bir çalışma yaptık. Birincisi merkezi bütçe ile düzenlenen kamu kurum ve kuruluşlarımız. İkinci düzenlememiz mahalli idareler, yerel yönetimler, il özel idareleri ve mahalli idarelerin birlikleri. Üçüncü düzenlememiz kamuda mevsimlik geçici işçi olarak çalışan kardeşlerimizle ilgili. Dördüncü düzenlememiz de 4C statüsünde özelleştirme ile gelen kardeşlerimizle ilgili." ifadelerini kullandı.

Düzenleme kapsamında 450 bin kişinin tamamının şartsız, yaş kriteri olmadan kapsama alındığını anlatan Sarıeroğlu, "Mevcutta çalışan kardeşlerimizin içi rahat olsun. Biz en geniş nasıl yapabiliriz arayışı içinde olduk. Bu anlamda sadece emekli olanlar dışında çalışan 450 bin kişi için sınav olacak. Bu da düzenlemeyle alakalı koymamız gereken bir konuydu. Sonrasında, hepsini kadrolu işçi olarak 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4D Statüsü'nde istihdamlarını sağlayacağız." şeklinde konuştu.

Sarıeroğlu, taşeron düzenlemesi kapsamında yer alan kurum ve kuruluşları da açıkladı.

Genel bütçe kapsamındaki idareleri

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sarıeroğlu, genel bütçe kapsamındaki TBMM, Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu, Sayıştay, Bakanlıklar, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Diyanet İşleri Başkanlığı, Hazine Müsteşarlığı, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı, Devlet Personel Başkanlığı, Türkiye İstatistik Kurumu, AFAD, Gelir İdaresi Başkanlığı, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ve Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün taşeron düzenlemesinden yararlanacak kurumlar arasında yer aldığını söyledi.

Özel bütçe kapsamındaki idareler

Sarıeroğlu, özel bütçe kapsamındaki Yükseköğretim Kurulu, üniversiteler, ÖSYM, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Savunma Sanayi Müsteşarlığı, Atatürk Dil Ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu, TODAİE, TÜBİTAK, Türkiye Bilimler Akademisi, Türkiye Adalet Akademisi, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu, Karayolları Genel Müdürlüğü, Spor Genel Müdürlüğü, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü, Maden Teknik ve Arama Genel Müdürlüğü, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, Türk Akreditasyon Kurumu, Türk Standartları Enstitüsü, Türk Patent Ve Marka Kurumu, Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, KOSGEB, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), GAP Bölge Kalkınma İdaresi, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, Kamu Denetçiliği Kurumu, Ceza İnfaz Kurumları İle Tutukevleri İşyurtları Kurumu, Mesleki Yeterlilik Kurumu, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı, Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, Türkiye Su Enstitüsü, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı ve Helal Akreditasyon Kurumu'nun, taşeron düzenlemesinden yararlanacak kurumlar arasında yer aldığını ifade etti.

Denetleyici ve düzenleyici kurumlar

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sarıeroğlu, denetleyici ve düzenleyici kurumlardan Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, Kamu İhale Kurumu, Rekabet Kurumu, Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu ile Kişisel Verileri Koruma Kurumunun, taşeron düzenlemesinden yararlanacak kurumlar arasında yer aldığını bildirdi.

KHK ekinde listesi bulunan diğer özel bütçeli kuruluşlar

Bakan Sarıeroğlu, Sosyal Güvenlik Kurumu ve Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğünün yanı sıra özel bütçeli Atatürk Orman Çiftliği Müdürlüğü, Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı, Kalkınma Ajansları, Milli Savunma Bakanlığı Akaryakıt İkmal ve Nato Pol Tesisleri İşletme Başkanlığı, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Başkanlığı, Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıkları, Ereğli Kömür Havzası Amele Birliği ve Biriktirme Yardımlaşma Sandığı, Spor Genel Müdürlüğü Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlükleri, kanunla kurulan fonlar ve kefalet sandıkları, Milli Piyango İdaresi Genel Müdürlüğü ve Spor Toto Teşkilatı Başkanlığının, taşeron düzenlemesinden yararlanacak kurumlar arasında yer aldığını açıkladı. 

Sarıeroğlu, hali hazırda kamuda 140 bin kadrolu işçinin çalıştığını, 450 bin işçiyi sürekli kadroya almış olduklarını, büyük ve önemli bir çalışma gerçekleştirdiklerini dile getirdi.

İlk günden itibaren tüm kesimler için büyük hayallerinin olduğunu, bu hayalleri gerçekleştirmeye devam edeceklerini vurgulayan Sarıeroğlu, şunları kaydetti:

"Düzenlemenin belediye boyutu da önemli. Sayın Cumhurbaşkanımız bu çalışmayı ilan ettikten sonra Çalışma Bakanlığı olarak ALO 170 ve web sayfaları üzerinden geri dönüşleri aldık. Genelde çok olumlu bildirimler vardı. Sadece belediyelerimizde taşeron çalışan kardeşlerimizin soru işaretleri vardı. Onları da giderici düzenlemelerle konuyu daha disiplinli şekilde düzenlediğimizi ifade etmeme gerekiyor. Bugün Sayın Cumhurbaşkanımız da bir açıklamada bulundu. Şu an belediyelerimizde personel çalıştırmaya dayalı hizmet alımı kapsamında çalışanların tamamını, belediyelerimizin iktisadi teşekküllerinde işçi kadrolarına alıyoruz. Bu bağlamda bir değişikliğimiz burada var. Basında hep tersi çıktı. 'Çöp, park, bahçe, temizlik işçilerini kapsama almıyor' şeklinde bazı bilgi kirlilikleri vardı. Orada daha ileri bir düzenleme yapıyoruz. Orada, hizmet alımlarının tamamını, hiçbir şekilde personel alımı kriteri de koymadan, tüm park, bahçe, temizlikle ilgili ihaleleri artık belediyelerimizde ortadan kaldırıyoruz. Tamamı, belediyelerimizin iktisadi teşekkülleri üzerinden gerçekleştirilecek. Yine belediye iktisadi teşekkülleri içindeki yüzde 50 artı ortak oldukları şirketler de dahil olmak üzere onlarda da taşeron çalıştırmayı kaldırıyoruz."

Kamudaki işçilerle ücretleri ve genel çerçeveyi belirlemek anlamında bir protokol gerçekleştirdiklerini anımsatan Sarıeroğlu, "Bundan sonraki süreçte belediye iktisadi teşekküllerindeki kardeşlerimizin, belediyelerdeki kardeşlerimizin de ücretlerini, sosyal haklarını bu kapsama alıyoruz. Bu anlamda daha düzenli daha kurallı bir sistemi inşallah getiriyoruz. İçişleri Bakanlığımız, Maliye ve Çalışma Bakanlığı sürecin içinde olacağız ama bundan sonra belediye iktisadi teşekküllerini alınacak personeller ve personel politikalarıyla ilgili olarak İçişleri Bakanlığımız tamamen konuyla alakalı olarak çalışmaları yürütecek. Bu süreçte ve bundan sonraki istihdam süreçlerinde sıkıntı yaşanmaması için elimiz sürekli bu sürecin içinde olacak." değerlendirmesinde bulundu.

Kadroya geçiş şartları 

Belediye İktisadi Teşekküllerindeki çalışanların kadroya geçiş şartlarıyla ilgili soru üzerine Sarıeroğlu, kamuya işçi alımının İŞKUR üzerinden, lise ve üstü eğitimli olanlarda KPSS puanıyla, diğerleri içinse kura yöntemiyle yapıldığını anımsattı. 

Sarıeroğlu, KPSS ile kamuya girmek için çalışan, bekleyen milyonlarca gencin olduğunu dile getirerek, taşeron işçilerin kadroya alımında sınav uygulamasını toplum vicdanını dikkate alarak hayata geçirdiklerini vurguladı. 

Yeni düzenleme kapsamında kamuda istihdam edileceklerin, zaten yıllardır görevlerini yapan, kendilerini ispat etmiş, konumlarını, durumlarını, becerilerini, performanslarını, bilgilerini ortaya koymuş kişiler olduğunu ifade eden Sarıeroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu anlamda da hiçbir sıkıntıya kapılmasınlar. Bu, kesinlikle yine söyleyeceğim, eleme amaçlı değil, toplum vicdanı ve sürecin bundan sonra da işlerliği bu şekilde olacak, İŞKUR üzerinden. Burada bir uyumun olması söz konusuydu. Biz hep adaletli, gerçekten titiz bir çalışma yapmanın peşinde olduk bu süreçte. İçleri rahat olsun.

Sınav uyarısı

Şimdi görüyorum, taşeron sınavına hazırlık kitapları, kursları açılmış. Asla buralara gitmesinler. Bu kitaplarla vesaire bizim işimiz yok. Zaten kendilerini ispat etmiş durumda bu kardeşlerimiz." 

"Yaptığı işle alakalı bir sınava mı girilecek?" sorusu üzerine Sarıeroğlu, "Yaptıkları işle alakalı olacak. Bunun detaylarını, Devlet Personel Başkanlığı ve Maliye Bakanlığı ile oluşturacağız." bilgisini verdi.

Sarıeroğlu, taşeron işçilere yönelik düzenlemenin de yer aldığı kanun hükmünde kararnamenin bugün yayımlandığını anımsatarak, şunları kaydetti:

"2 Ocak itibarıyla yürürlüğe girecek düzenlememiz. 2 Ocak itibarıyla 10 günlük süre içerisinde biz bu personel alımına dayalı hizmet ihaleleri kapsamında çalışan tüm kardeşlerimizin başvurularını alacağız. 

Bu başvuruları da merkezi bir sistem kuruyoruz, şu anda yazılımları yapılmış durumda. Bunların denemeleri gerçekleştiriliyor. Çalışma, Devlet Personel ve Maliye Bakanlığımız bir arada olacak, bu merkezi bütçeyle düzenlenen kurumlarla ilgili. Bu sistemi onlar yönetecekler. Mahalli idareler, şirketler ve mahalli idare birlikleriyle ilgili süreçle ilgili sistemi de İçişleri Bakanlığımız kontrol edecek. Tüm başvuruları biz takip edeceğiz. En ufak bir aksaklık yaşanmaması, en ufak bir suistimal olmamasıyla ilgili önlemlerimizi almış durumdayız. Adaletli, hakkaniyetli bir çalışma olması için bütün şartları oluşturmuş durumdayız."

"1 Ocak'tan önce çalışmayı tamamlama sözü vermiştik"

"Taşeron düzenlemesi AK Parti'nin 1 Kasım 2015 seçim vaatlerinden biriydi. Özellikle sizin bakanlığınız döneminde siz bunun öncelikli bir konu olduğunu ifade ettiniz, dün itibarıyla nokta konulmuş oldu. Bu düzenlemeye kadar sorunun çözümü için nasıl bir süreç işletildi, tatmin edici olarak görüyor musunuz?" sorusu üzerine Sarıeroğlu, bunun titiz bir çalışma olduğunu, büyük bir hassasiyet içinde yapıldığını aktardı. 

"1 Ocak 2018'den önce bu düzenlemeyi gerçekleştireceğiz" sözünü verdiklerini dile getiren Sarıeroğlu, "Bazı teknik detaylarla ilgili aslında bir zaman kaybımız oldu 5 Aralık'tan bugüne kadar. O da titiz çalışmamız sebebiyle." değerlendirmesinde bulundu. 

TBMM'de muhalefet partilerinden "düzenlemenin neden KHK ile çıkarıldığı"na ilişkin açıklamalar yapıldığının anımsatılması üzerine de Sarıeroğlu, "Meclisin yıllardır uygulanan ara verme prosedürü söz konusuydu. 'Bir günde geçiririz, iki saatte geçiririz' diye söylediler. Bunu da iyi niyetli söylediklerini düşünüyoruz ama bu şekilde olmayacaktı süreç. Biz, 1 Ocak'tan önce bu çalışmayı tamamlama sözümüzü vermiştik ve bu sözün gereğini yerine getirmek için KHK ile yaptık. Bakacağız, sistem içerisinde aksayan bir şey olursa, tekrar hukuki anlamda bir şey olursa 'Yargı yolu kapalı' diyorlar, böyle bir şey söz konusu değil." diye konuştu.

Sarıeroğlu, çalışan lehine bir düzenleme yapıldığının altını çizerek, şöyle devam etti:

"Firmalarımız var, firmalarımız da bu kapsamda. Allah'a hamd olsun, AK Parti olarak bugüne kadar verdiğimiz bütün sözleri yerine getirdik. Kişiler, şahıslar değil, bu çalışma Hükümetimizin ortak bir çalışmasıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın mimarı olduğu bir çalışmadır. Bütün süreci, ilk baştan itibaren çok ciddi ve sıkı şekilde, bugün de açıklamalarını gördünüz, özellikle belediyelerle alakalı olarak, park, bahçe, temizlik işleriyle ilgili kapsamın mevcuttan daha da geniş olması konusunda Sayın Cumhurbaşkanımızın bir hassasiyeti söz konusuydu."

Bu süreçte sayısız toplantı yapıldığını dile getiren Sarıeroğlu, kendilerinin de diğer bakanlarla birlikte bu işin mutfak çalışmasını gerçekleştirdiklerini söyledi. Maliye Bakanlığının tüm ekibiyle birlikte uzun çalışma saatleri gerçekleştirildiğini anlatan Sarıeroğlu, "Bu anlamda Hükümetimizin bir çalışmasıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Başbakanımızın göstermiş oldukları hedefler doğrultusunda dizayn edilmiş bir çalışmadır." vurgusunu yaptı.

Sarıeroğlu, bu konuda yaklaşık bir haftadır bilinçli olarak açıklama yapmadığını, en son bütçe görüşmelerinde değerlendirmede bulunduğunu ifade ederek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çerçeveyi açıkladığını, sonrasında yasal maddeleri hazırlama aşamasına geçildiğini aktardı.

"52 günlük bir ilave tediye artışımız olacak"

Ücretlendirmenin de konuşulan konulardan biri olduğunu belirten Sarıeroğlu, "Şu anda sendikalı kardeşlerimiz var, toplu sözleşme yapılmış süreçler söz konusu. Biz, mevcut, aynı şekilde devam ettireceğiz, 52 günlük bir ilave tediye artışımız olacak." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da bugün konuya ilişkin açıklamalarda bulunduğunu hatırlatan Sarıeroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yıllık brüt olarak 4 bin 621 lira, tabii asgari ücret değiştiği zaman bu rakam da artmış olacak. Bu ilave tediyeyi yılda 4 parçada vereceğiz inşallah. Bu şekilde tüm kadroya geçen sürekli işçilerimizin de ücretlerinde bir artış da söz konusu olmuş olacak. İlerleyen yıllar içerisinde belli bir dönem sonrasında, çünkü toplu sözleşmeleri var, bu sözleşmelerin bitiminden sonra da inşallah daha da iyi şartlar konusunda hep birlikte oturup müzakere masasında çalışıp, kardeşlerimiz için iyi olanı yapacağız." 

Aynı işi yapan ama eğitim düzeyleri farklı olanların ücretlerinde bir farklılaşmaya gidilip gidilmeyeceğinin sorulması üzerine Sarıeroğlu, "Bu sistem şu anda oturmuş bir sistem aslında. Toplu sözleşmeleri yapılmış, sendikal üyelikleri söz konusu olan, bu konuyla ilgili kendi içerisinde bir düzenin oturduğu..." ifadelerini kullandı.

Bakan Sarıeroğlu, en son taşeronlar için yaklaşık 3-4 yıl önce yasal düzenleme gerçekleştirildiğini anımsatarak, bu kişilerin daha önce toplu sözleşme haklarının bulunmadığını, sendikal örgütlenme haklarının olmadığını, kıdem tazminatlarının ve ücretli izin haklarının güvence altında bulunmadığını hatırlattı. Bunları güvence altına alan, toparlayan bir yasal düzenlemenin yapıldığını aktaran Sarıeroğlu, "Bu düzenlemenin etkisiyle aslında sistem, kendi içerisinde belli parametrelerle bir sürece oturmuştu. İnşallah, şimdi kamu içerisinde kamu şartlarıyla daha da iyi seviyelere getirmek için bundan sonraki yıllarda da çabalarımızı sürdüreceğiz." dedi. 

"Üç ay diye de çok kısa bir süre koyduk"

KHK ile yapılan düzenlemeye göre kadro imkanından yararlanma kriterlerinin neler olacağına da değinen Sarıeroğlu, "Bu düzenlemeyle ilgili şart vesaire koymadık. Mesala '2 yıllık yapılacak, üç yıllık yapılacak' dediler, 'öncesine kadro verilmeyecek, sözleşmeli personel olarak özel statü verilecek, 657 içerisinde farklı bir alan düzenlenecek' dediler. Hiçbirini yapmadık. Daha önceki yıllarda kadro nasıl verildiyse, aynı şekilde daha da esnek ve basitleştirilmiş bir şekilde, kurallar olmadan bir sistemi dizayn ettik." diye konuştu.

Sarıeroğlu, eğitim şartı ve yaş kriterinin bulunmadığının altını çizerek, şu değerlendirmeleri yaptı:

"Mesala 70 yaşına gelmiş olabilir ama emeklilik hakkına ulaşmamıştır ve şu anda taşeronda çalışıyordur. Siz emeklilikle ilgili yaşı geçtiniz demeyeceğiz. Emeklilik hakkına hala kavuşamadığınız için sizin geçişinizi sağlıyoruz, emeklilik hakkına sahip oluncaya kadar kamuda çalışacaksınız diyeceğiz. Şu anda tek şeyimiz sınav. Sınav da tek kriter değil, biliyorsunuz. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda düzenlenmiş kimlerin kamuda çalışacağıyla ilgili. Bunun dışında bir düzenlememiz söz konusu değil. Daha önceki kadroya geçiş süreçlerinde uygulanan prosedür neyse aynen geçerli olacak. Yeni bir şey koymadık." dedi.

Geçişlerin de kolay olmasını arzu ettiklerine vurgu yapan Sarıeroğlu, "Üç ay diye de çok kısa bir süre koyduk. Çünkü, millete hizmet verdiğimiz yerler buralar. Hiçbir şeyin havada kalmaması lazım. Herkes yerine inşallah hızlı bir şekilde yerleşecek, ondan sonra da daha verimli şekilde çalışacağız." değerlendirmesinde bulundu. 

"Doğum iznindekiler  ve askerlik için ayrılmış olanlar da yararlanacak"

Sarıeroğlu, taşeron düzenlemesi ile ilgili, "Doğum iznine gidenler, askerlik için ayrılmış, sözleşmesi askıda olanlar ya da sağlık raporuyla belirli süre çalışma alanından uzak kalmış olanlar da kapsamımızda. Şu an askerde olanların hakları baki. İnşallah geldiklerinde, başvurularını yaptıklarında, onlar ya da doğum izninde olanlar devam edecekler. Daha da ilerisini yaptık. Şimdi doğum iznine giden ya da askerliğe giden kardeşlerimizin yerine bakan geçici çalışan kişiler de var. Onları da kadroya aldık." bilgisini verdi.

Asgari ücret konusu

Bakan Sarıeroğlu, asgari ücret konusuyla ilgili olarak da "Yılın sonunda pozitif hava uyandıracak, etki yapacak bir rakamı Allah açıklamayı nasip eder inşallah. Bu hafta açıklayacağız, 1 Ocak itibarıyla da uygulanmaya başlayacak." şeklinde konuştu.

Başvurular 10 gün içinde

Sarıeroğlu, "Sınav, mülakat ve güvenlik soruşturması da dahil taşeron işçilerin kadroya kavuşma takvimi nasıl işleyecek? Başvurular ne zaman nereye yapılacak." sorusuna, "Bu süreci, biz bu ara döneme sıkıştırma olmasın bir sene sonu süreci yaşanıyor bütün kamu kurumlarımızda... 1 Ocak tatil olduğu için 2 Ocak itibarıyla alım sürecimizi başlatıyoruz. Toplamda 90 gün sürecek. Her şey bu süreç içerisinde olacak. 10 gün içerisinde başvurularını yapacaklar." yanıtını verdi.

"Anahtar teslim işler kapsamda değil"

Bakan Sarıeroğlu, kamu çerçevesi içindeki her alanı titizlikle incelediklerini belerterek, "Personel alımına dayalı ihale çerçevemiz de ilk günden vardı. Taşeron çalışma bu demek. Bazen karıştırılıyor, hizmet alımı, anahtar teslim işleri oluyor. Böyle bir şey olduğu takdirde kamu içerisindeki personel yapısı yönetilemez bir hale, iş yapılamaz hale gelebilir. Karayolları yolu belli dönemlik yapabilir. Yol yapım işinde 3-4 aylık. Bu hizmet işi. Anahtar teslimi işler, onlar bu kapsamda değil." diye konuştu. 

Hizmet ihalesi ile çalışanların durumu

Bakan Sarıeroğlu, ayrıca daha ileri bir çalışma da yaptıklarını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Yine kamuda bütün ihale artık bu anlamda yapılmayacağı için 9 aylık, 4 aylık, 5 aylık, 12 ayın altındaki çalışmalarda da bu tarz personel, taşerondaki personelimizin çalıştığı tespitini yaptık. Bu anlamda 12 ayın altında yine personel alımına dayalı hizmet ihalesi ile çalışan kardeşlerimizi de 4/B içerisinde geçici işçi pozisyonlarına alıyoruz. Bu anlamda, onlarda da bir panik söz konusuydu. 'Bizlerin sözleşmeleri feshedilecek artık ihale yapılmayacak.' Bu şekilde formüle etmiş olduk. Buna örnek vermek gerekirse tabii toplum yararına çalışmayla karıştırılmaması gerekiyor. Milli Eğitim Bakanlığımız okulların açık olduğu sürelerde bazı işlerle ilgili ihale etmiş. Yaklaşık 27 bin kişi var bu kapsamda, 9 aylık olarak, okullar tatil olduğunda çalışmıyorlar. Bu ama Milli Eğitim Bakanlığımızın ihale ettiği işlerle ilgili olarak. Bir de toplum yararına çalışmada temizlik, güvenlik o farklı bir şey. Asla karışmaması gerekiyor. Onların da yine aynı şekilde 9 ay süreyle geçici işçi olarak çalışma imkanını getirdik. 27 bin de kapsamımız bu şekilde arttı. Diğer kurumlarda da yaklaşık 20-25 bin kişi daha böyle olduğunun tespitini yaptık. Onlar da kapsama girmiş oldu. "