Ankara'daki Afrikalı sefire ve diplomatlar, haftada bir gün diplomasi temposuna ara vererek kalemini, silgisini defterini alıp Türkçe öğrenmek için aynı sınıfta buluşuyor ve derste öğrendiklerini şarkılarla pekiştiriyor.

Gazi Üniversitesi TÖMER ve Gazi Üniversitesi Afrika Medeniyetleri Uygulama ve Araştırma Merkezi (GAKAF) iş birliğinde, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının (YTB) desteği ile verilen Türkçe kursuna katılan Afrikalı büyükelçi eşleri ve diplomatlar, derslere dair izlenimlerini AA muhabirine anlattı.

Aralarında Sudan, Gambiya, Gabon, Benin, Kongo'nun Ankara büyükelçilerinin eşlerinin de bulunduğu "Afrikalı sefireler ve diplomatlar sınıfı", Türkçe öğrenirken grup çalışmaları yapıyor, şarkılar söylüyor ve sınavlarda ter döküyor.

Kimi üçüncü, kimi dördüncü dil olarak Türkçe öğrenen sefireler, geleneksel takılarını takıyor, kıyafetlerini donanıyor, kalemini, silgisini, defterini alıp Gazi Üniversitesi TÖMER'deki sıralarda yerini alıyor.

Sık sık yapılan sınavlarla bilgileri ölçülen sefire ve diplomatlar, günlük hayatta kolaylıkla Türkçe konuşabilmek için öğretmenlerinin yönelttiği "Ne var ne yok, hayat nasıl gidiyor" gibi sorularla pratik yapıyor.

"Dersler 'şöyle böyle' geçiyor ama çok ödev var"

Afrikalı sefirelerin bir çırpıda yanıt verdiği soruların başında ise "Hava nasıl?" geliyor.

AA'nın konuk olduğu derste Ankara'daki havayı soğuk bulduğunu anlatan sefirelerden bazıları "İstanbul'da çok yağmur var." dedi, bazıları da "Ben Bodrum'u çok seviyorum. Çünkü hava çok güzel." yanıtını verdi.

Demokratik Kongo Cumhuriyeti Sefiresi Pauline Mulumba, Türkçe derslerinin "şöyle böyle" geçtiğini söylerken "Her zaman çok ödev var. Beş sayfa, on sayfa çok çok ödev var. Zor değil ama çok." diye konuştu.

Kendini Türkçe tanıtan Gabon sefiresi Sandrine Immongault da derslerin "biraz zor" olduğunu belirtti.

Nijer'in Ankara Büyükelçiliği Askeri Ateşesi Aboubakar Amodu Sanda'nın eşi Aninat Sanda ise iki ay önce öğrenmeye başladığı Türkçesini Erzincan Kemaliye yöresinden seslendirdiği "Dut ağacı boyunca" türküsü ile gösterdi.

Benin Sefiresi Yvette Gomina ve Kongo Sefiresi Mulumba da "Turnalar" şarkısını söyleyerek sınıf arkadaşlarından alkış aldı.

Sefire ve diplomatlar sınıfı, derslerde "nerelisin, mesleğiniz nedir, nerede oturuyorsunuz" gibi soruları birbirine sorarak da alıştırma yapıyor.

"Kırka yakın elçilik mensubu şu anda Türkçe öğreniyor"

Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Mütercim Tercümanlık Bölümü Öğretim Üyesi ve TÖMER Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Mustafa Kurt, Afrikalı elçilere ve elçilik mensuplarına yönelik temel seviyede düzenlenen Türkçe kursunun 6 ay süreceğini belirtti.

Derslerin verimli geçtiğini vurgulayan Kurt, "40'a yakın elçilik mensubu şu anda Türkçe öğreniyor. Mütercim Tercümanlık Bölümü bu konuda bize destek veriyor. Bu kapsamda elçilik mensuplarımızın kurslara devamı çok düzenli. Onlara verdiğimiz ödevleri ve etkinlikleri eksiksiz şekilde yapıyorlar. GAKAF Afrika çalışmalarına özel bir önem veriyor. Bu kapsamda ikincisini düzenlediğimiz bu kursu genişleterek devam ettirmeyi ve bu alandaki çalışmalarımızı sürdürmeyi düşünüyoruz." diye konuştu.

"Afrika Kültür Evi'nde etkinliklere de katılacaklar"

Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Mütercim Tercümanlık Bölüm Başkanı, GAKAF Müdürü ve Afrika Kültür Evi Akademik Danışmanı Prof. Dr. Suna Timur Ağıldere, Türkiye'nin 10 araştırma üniversitesinden biri olan Gazi Üniversitesinin Afrika çalışmaları konusunda etkin çalışmalar yürüttüğünü belirterek, "Burada gördüğünüz Afrikalı sefire ve diplomatlar A1 düzeyinde yani gündelik hayatta kullanılan temel seviyede Türkçe dersi almaktalar." dedi.

Programın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayesinde yürütülen, Ankara'nın tarihi semti Hamamönü'nde bulunan Afrika El Sanatları Pazarı ve Kültür Evi projesinin de bir parçası olduğunu vurgulayan Ağıldere, derslere katılan Afrikalı sefire ve diplomatların aynı zamanda Afrika Kültür Evi'nde çeşitli etkinliklere katılacağını belirtti.