Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde yapılacak "Milli Tarım Projesi" toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye'yi yaptırım uygulamakla tehdit eden AP Başkanı Martin Schulz'a çok sert tepki gösterdi. Erdoğan, "Şimdi Batı ne diyor? İdam olmaz! Buradan sesleniyorum. Bu milletin kaderi sizin elinizde değil. Sen kimsin? Neymiş orada bir parlamentonun başkanı. 53 yıldır Türkiye'yi AB'ye almayan sen ya da siz nasıl olurda böyle bir karar almaya kalkarsın.Siz önce verdiğiniz sözleri tutun. Çevirdiğiniz fırıldakları biliyoruz" ifadesini kullandı. 

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları: 

TÜRKİYE, BÖLGESİNİ VE DÜNYAYI DOYURACAK GÜCE SAHİP

Toprağa hakettiği değeri vermezsek insanlığın geleceğini tehdit altına almış oluruz. Toprağa sırtını dönen insan en büyük ihaneti kendine yapmış olur. Hayatımızı sürdürmek için ihtiyaç duyduğumuz ürünlerin hizmetlerin belli meslek grupları tarafından yürütülmesi bize başka alanlara yönelme ve oralarda derinleşme imkanı sağlar. Milli Tarım Projesi her türlü desteği hakediyor. Azotlu gübre ile topraklarımızı mahvettik. Topraklarımız su ile buluştuğunda çamur olup akıp gidiyor. Şu anda sadece 30 büyükşehir belediyesi kompozt gübre üretimini hızlandırsa buradan çok büyük nimet elde ederiz. Bölgesini ve tüm dünyayı doyuracak güce sahip Türkiye'nin gıda ve et ithalatını yapıyor olması bir sorun var demektir. İnşallah Milli Tarım Projesi ile bu alanda önemli bir adım atmış oluyoruz. Enflasyon hedeflerine ulaşamamızın en büyük nedeni gıda fiyatlarıdır. Biz domates ve biberden dolayı enflasyondan olumsuz etkilenmemiz gerekir. Bizim sebzede de çeşitlerimizin çok artması lazım. 19 çeşit sebze ne demek? Derdi devadan gayrı değil derde deva! İnşalah bu olacak. Envai çeşit peynir üreteceğiz ve dünyaya pazarlayacağız. Osmanlıyı yıllarca ayakta tutan sebeplerden biride iaşecilik sistemidir. Teşvikler olduğuna göre bundan sonra ne kalıyor çalışmak.

'ÇOBANLIĞIN FELSEFESİNİ ANLAMAYAN İNSAN YÖNETEMEZ'

Peygamberlerin mesleği olan çiftçiliği ve çobalığı doğru yönlendirme ile teşvik ederek hakettiği yere getirmeliyiz. Çobanlığı hafife almayın, çobanlığın felsefesini anlamayan onun psikolojisini bilmeyen insan yönetemez. Bende bir çobanım. Sevgililer sevgilisi hadisinde buyuruyor: Hepiniz çobansınız hepiniz güttüklerinizden mesulsünüz buyuruyor efendimiz. Bunu anlayan anlar anlamayanın geldiği durum belli. Biz işimize bakalım. Ecdadımız her dönem gittiği her yede toprağın üzerini mamur etme çabasında olmuştur. Biz 14 yıldır kadim tarihi ve kültürel bağlarımızın olduğu her yerde gönül köprüleri kurmanın çabasındayız. Geçen hafta Minsk Camii'ni açtık. Tarihinde asla sömürgecilik anlayışı olmayan bir millet olarak gittiğimiz her yere projeler teklif ediyoruz.

F-16'LAR GÖRMESİN DİYE TARLASINI YAKTI!

Biz hem kendimiz hem de tüm mazlumlar için bu gayretleri gösterirken birileri de ülkemizi terörle istikrarsızlıkla yakmak için uğraşıyor. Kimi silahı ile kimi propaganda gücü ile.. Her birinin arkasında farklı silüetlerin olduğunu biliyoruz. Başka yerlerde tıkır tıkır işleyen planlarının Türkiye'de neden boşa çıktığını anlayamıyorlar. Bu millet aziz bir millet! Bilmiyorlar ki bu millet yüce bir millet. 15 Temmuz'da bunu bir kez daha ispatladık. Neler yapabileceğimizi tüm dünyaya gösterdik. Az önce izledik. Zekaya bak zekaya! Tarlasını yaktı! Niye yaktı? F-16'lar nerde ne var göremesin diye. İşte kardeşimiz burada kendisine milletim adına teşekkür ediyoruz. Baktım hanım kardeşlerim direksiyonun başına geçti kamyon sürüyor. Milletimizin asaletini bir kez daha gösterdik. Akıncı Üssü'ne gidip darbecilerin karşısına dikilen 9 çiftçi kardeşim şehit oldu. Böyle bir millete kim diz çöktürebilir. Sadece kendi içimizde böyle dimdik ayakta durmak kalmıyor çevremizdeki dost ve kardeş ülkelerede destek veriyoruz. Çünkü biz kendin için istediğini mümin kardeşin içinde istemedikçe kamil iman sahibi olamazsına inanmakla mükellefiz. İnşallah umudunu bize bağlamış tüm kardeşlerimizin refaha kavuşacağı günler yakındır.

'ŞEHİTLERİMİZİN KANINI BUGÜNE KADAR YERDE KOYMADIK, KOYMAYACAĞIZ'

Derik Kaymakamımız Muhammed Safitürk kardeşimizin cenazesine katıldık. Orada gördüğüm manzara ateş düştüğü yeri yakar misali yürekleri sızlatan bir manzaraydı. Şehidimizin babasının gösterdiği metanet inancımı bir kez daha güçlendirdi. Muhammed Fatih kardeşimizin şehadeti öfkemizi artırırken terör örgütüyle mücadele azmimizi de artırdı. Buradan sizlerin huzurunda şu mesajımı vermek istiyorum. Bugüne kadar hiçbir şehitlerimizin kanını yerde koymadık koymayacağız. Her saldırı girişimine öyle bir cevap verceğiz ki bir daha kimse böyle bir niyeti akıllarından dahi geçiremeyecekler. Bu ülkenin askerini, polisini, korucusunu, kaymakamını, muhtarını, belediye başkanını, herhangi bir memurunu, vatandaşını öldüren terör örgütüne de onlara yardım ve yataklık eden, siyasi destek veren herkese de dünyayı dar etmezsek yazıklar olsun bize. Yeni güvenlik konseptimizde terör örgütünün hiçbir eylemine karşı hiçbir tereddüt yoktur.

AP BAŞKANINA TEPKİ! 

Şimdi Batı ne diyor? İdam olmaz! Buradan sesleniyorum: Bu milletin kaderi sizin elinizde değil. Bizim elimizde. Bugün dünyanın büyük bir çoğunluğunda da bu var. Sen kimsin? Neymiş orada bir parlamentonun başkanı. 53 yıldır Türkiye'yi AB'ye almayan sen ya da siz nasıl olurda böyle bir karar almaya kalkarsın. Bu millet kendi kararını kendi verir kendi göbeğini kendi keser. Siz önce verdiğiniz sözleri tutun. Çevirdiğiniz fırıldakları biliyoruz. AB kongre binası içinde veya dışında önce oralardaki terör örgütlerinin temsilcilerini temizleyin! Temizleyin de sizi o zaman görelim. Almanya, İsviçre, Hollanda... Terör örgütlerinin ajanları oralarda cirit atıyor. Terör örgütlerine destek vereceksiniz sonra müzakereleri durduracağız diyorsunuz! Geç kaldınız hemen kararınızı verin!

TARİH VERDİ! 

Başbakan burada! Ben diyorum ki yıl sonuna kadar sabredelim sonra millete gidelim. İngiltere bile ne yaptı? İhtiyacı olmadığı halde millete gitti. Çıkma kararı aldı. Siz verdiğiniz hiçbir sözü tutmadınız ki nereye yürüyeceğiz. Bunlar dürüst değil, biz dürüst olanlarla yürüyeceğiz. Birileri kendi akıllarınca bize bu coğrafyayı dar etmek istiyorlar. Terbiyesize bak ya yaptırım uygularız diyor! Senin her yerin yaptırım olsa ne yazar? Onların kullandığı her türlü maşa ne kadar hain ne varsa hepsinin başını ezeceğiz. Şehitlerimizin cenazelerinde biz gözyaşı dökeceğimize varsın onların topu birden cehennem çukurunda yansın! Biz altında doğduğumuz bayrağımızın altında ölmeye yemin ettik. Tüm terör örgütlerinin saldırısında andımıza olan bağlılığımız artıyor. Bunun için tek bayrak tek vatan tek devlet tek millet diyoruz. Bize ya olmaktan ya ölmekten başka şans tanımayanlara cevabımızı öyle bir vereceğiz ki görmeyen duymayan kalmayacak.