Çok eski zamanlardan bir gün adamın biri işi icabı çölde seyahat etmek zorunda kalır. Azığını heybesine doldurur ve çölde olur ki bir kuyuya rast gelirse, kuyudan suyu çekmek için ip bağlı kovasını da yanına alır. Yola çıkar. Uzunca bir süre susuz, yola devam eder. Derken çölün ortasında bir kuyu görür.Koşarak yanaşır kuyuya ve ip bağlı kovasını salar kuyunun içine. Salar salmasına ama kovanın ipi kısa olduğundan suya yetişmez ve boş çeker. Adam çaresizce kenarda otururken bir köpek belirir kuyunun başında. Sonrasında su kuyunun ağzına kadar yükselir ve köpek bu suyu içer. Bunu gören adam kuyuya koşar ama nafile, yetişemez. Kuyunun suyu tekrar en dibe inmiştir. Bunun üzerine adamcağız ellerini havaya kaldırıp şöyle veryansın eder:
- Ey Allah'ım! Bu köpek kadar da mı değerim yok senin yanında?
Adamın bu sorusuna cevaben bir ses işitilir:
-Ey kulum! O köpeğin güvendiği bir kovası yok. O, tamamen bana güvenip yola çıktı... 

Kıssadan hisse:
 Şüphesiz ki rızkı veren Allah(cc)'tır. Allah'a tam teslimiyet hem bu dünyada hemde ahirette rızkımızın verilmesine vesile olur.