AK Parti Genel Başkan Vekili ve Başbakan Binali Yıldırım, partisinin TBMM grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Başbakan Yıldırım, gruptaki partililerin "Taşeron sizden kadro bekliyor." sözleri üzerine "O iş bitti, tamam; eli kulağında. Bakanlarımız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız, Maliye Bakanımız çalıştılar getirdiler, bugün yarın inşallah devreye girer, merak etme. Yeni seneden itibaren artık bu taşeron mevzusu bitmiş oluyor." açıklamasında bulundu.
"Şeddeli diktatör' arıyorlarsa geçmişlerine baksınlar"
Yıldırım, son zamanlarda Anamuhalefet partisi CHP'de ciddiyeti giderek artan bir üslup bozulması yaşandığını söyledi.
"Sayın Kılıçdaroğlu'nun ne dediğini anlayan varsa beri gelsin." diyen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Anamuhalefet partisi sözcülerini de böyle ayarı kaçmış bir dil kullanmaya atan sebebi de doğrusu merak ediyoruz. Bir parti sözcüsü, geçen gün Cumhurbaşkanımız hakkında münasebetsiz laflar etti. Bunu dinleyince, adam parti sözcüsü mü, parti sövücüsü mü doğrusu anlayamadık. Bunlara, burada, terbiyem müsaade etmiyor, öyle bir cevap veririm ki altından kalkamazlar. Ama şu kadarını söyleyeyim: Eğer 'şeddeli diktatör' arıyorlarsa geçmişlerine, geleneklerine baksınlar.
15 yıl alnının akıyla, hizmetleriyle, vatandaşın duası ve desteği ile kesintisiz iktidara gelen parti AK Parti'dir, lideri de Recep Tayyip Erdoğan'dır. Sizin bu hezeyanlarınız bu gerçeği değiştirmez, bunu vatandaşımız biliyor. Sayın Kılıçdaroğlu sadece Cumhurbaşkanımıza, partimize değil, aynı zamanda millete de hakaret etmekten geri durmuyor. Sandığa gidip serbest iradesiyle oy veren vatandaşlara yükleniyor, niye AK Parti'ye oy veriyorsunuz diye hesap sormaya çalışıyor. Bu üslup ne siyasete ne de siyasetçiye yakışır. Sen ikide bir Cumhurbaşkanımıza yönelik yakışıksız laflar edeceksin, saygısızlık yapacaksın, meşru siyaset dilinin dışına düşeceksin, meramını siyasi nezaket içinde ifade etmeyeceksin, sonra da saygı bekleyeceksin."
"Dünyada büyüyen 2 ülkeden sonra Türkiye geliyor"
Yıldırım, "Dünyada bizden daha fazla büyüyen 2 ülke var. Biri Çin, biri Hindistan; üçüncü Türkiye geliyor. İnşallah bu yıl sonu itibarıyla büyümemiz 6'nın üzerinde, belki de 7'ye yakın bir orana ulaşacak. Bunun gerçekleşmesi halinde Türkiye gelişmiş 20 ülke içinde en fazla büyüyen birinci ülke olacak." dedi.
"Cumhuriyetimizin 100. yılına kararlı adımlarla yürüyoruz"
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında ise Anıtkabir'e gittiklerini, sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ev sahipliğindeki tebrikatlara katıldıklarını ifade eden Yıldırım, "Bundan tam 94 yıl önce, destansı bir mücadelenin ardından Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran ecdadımızın emanetini, 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' şiarıyla hep birlikte gözümüz gibi korumaya devam ediyoruz. Milletimizle birlikte 2023 hedeflerimize, Cumhuriyetimizin 100. yılına kararlı adımlarla yürüyoruz." dedi.
"Milletin desteğini alanların sırtı yere gelmez"
İstiklal harbini zafere taşıyan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün şehitleri rahmetle anan, gazileri şükranla yad eden Yıldırım, şunları kaydetti:
"Cumhuriyetimizin en büyük kazanımı şüphesiz demokrasi ve hukuk devletidir. Bizim birinci önceliğimiz Cumhuriyete, demokrasiye sahip çıkmak, daha da geliştirmek, milletimizin hukukunu korumaktır. Bu vesileyle bir kez daha Cumhuriyetimizin 94. yılını kutluyorum. Cumhuriyetin yüzüncü yılına sadece 6 yıl kaldı. Son yıllarda ülkemize, demokrasimize, millet iradesine yönelik birçok saldırıyla karşı karşıya kaldık. Allah'a şükür tamamını püskürttük, bertaraf ettik. Bütün bu mücadeleyi verirken istikametimizi asla kaybetmedik, hedeflerimizden hiç şaşmadık. Şükürler olsun ki 15 yıldır milletin desteğiyle, duasıyla dimdik ayaktayız. Milletin desteğini alanların sırtı yere gelmez. Diz çöktürmeye çalıştılar çökmedik, dizginlemeye çalıştılar inadına şaha kalktık. Cumhuriyetimizin 94. yılına daha da güçlenerek, Türkiye'yi daha da büyüterek ulaştık."
"KOBİ'lere yüzde 70'i ödemesiz yüzde 30'u geri ödemeli destek"
Esnaf ve sanatkara geçen hafta 10 milyar liralık yeni kredi imkanından bahsettiğini anımsatan Yıldırım, bunun üzerine şimdi KOBİ'lere yeni bir kredi imkanı getirdiklerini ifade etti. 
Teknoloji düzeyi yüksek ürün ve yatarımlara yönelen KOBİ'lere yüzde 70'i ödemesiz yüzde 30'u geri ödemeli olmak üzere destek sağlanacağını dile getiren Yıldırım, "Amaç katma değeri yüksek ürünlere KOBİ'leri yöneltmek. Yani pahada ağır yükte hafif, akıl terinin içinde olduğu alınteriyle ürünleri üretmek ve daha çok kazanmak. Daha çok kazanınca ülke de daha çok kazanacak. Toplam destek tutarı her bir KOBİ için 5 milyon TL. Özel bir ürün olursa bu iki katına kadar da çıkabilecek. Buna Teknolojik Yatırım Destek Programı diyoruz. Başvurular geçen hafta itibariyle başladı." bilgisini verdi.
"Yerli ve milli ürünler ayrıca desteklenecek"
Geçen ay KOBİ'lerin teknoloji üretim altyapısını geliştirmek için KOSGEB ve KOBİ Geliştirme Programını da başlattıklarını hatırlatan Yıldırım, toplamda şu ana kadar 8 bin 355 başvuru aldıklarını, değerlendirmelerin sürdüğünü, kısa sürede sonuçlandırarak 500 milyon lira desteğin KOBİ'lere verilmiş olacağını kaydetti.
Yeni destek sistemi olarak stratejik ürün desteği planladıklarını da söyleyen Yıldırım, "Bu programda da yerli ve milli ürünler ayrıca desteklenecek. Yerli katkısı ne kadar fazlaysa, patentiyle, mülki fikri haklarıyla tamamen milli bir ürün varsa, bunlara ayrı bir destek programını da hayata geçiriyoruz." diye konuştu.
 "Otomatik plaka okuma sistemi yarından itibaren başlıyor"
Gümrük kapılarının dış ticaretin, ülkeye giren, ülkeden çıkan malların ve ziyaretçilerin karşılaştıkları adeta "vitrin" niteliğinde olduğunu dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti:
"Özellikle kara gümrük kapılarımız, gelen giden bütün araçlar, yarın itibariyle artık otomatik plaka okuma ve kaydetme sistemiyle çalışacak. 17 sınır kapımızda kurulan bu sistem faaliyete geçecek. Kapıköy, Sarp ve Türközü sınır kapılarında da çalışmalar biter bitmez sistem faal hale gelmiş olacak. Bu sistemi tamamen yerli kaynaklarla yaptık. Yabancı dilde yazılı plakalar için de anında çeviri sistemi var.
"Başından beri söylediğimiz bütün hususlar gerçekleşmiş oldu"
Kuzey Irak'ta yapılan referandum hakkında görüşlerini açıklayan Yıldırım, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu gayri meşru referandumun yanlış olduğunu söyledik, dinlemediler. Sonunda ne oldu, 'bu referandum boştur, tanımıyoruz. Irak'ın Anayasası bizim için geçerlidir, Irak yönetimi bizim muhatabımızdır. Bütün sınır kapıları, havalimanları merkezi yönetimin kontrolünde olmalıdır. Irak Anayasa'sına göre Irak'ın toprak bütünlüğü, hükümranlık hakları asla zedelenmemelidir. Bu referandumu yapanlar bunun bedelini ödemelidir. Bunlar artık orada yöneticilik yapamaz' dedik. Ne oldu, bırakmak zorunda kaldılar. Sınır Kapısı, bu sabah itibarıyla Irak Merkezi Hükümeti'ne teslim edildi. Bundan böyle Habur geçişindeki bütün kontroller Irak Hükümeti tarafından yapılacak. Türk tarafında Habur'da bizim görevlilerimiz, öbür tarafta Halil İbrahim Sınır Kapısı'nda Bağdat'tan gelen görevliler olacak. Bu şekilde de başından beri söylediğimiz bütün hususlar gerçekleşmiş oldu. 
"Bizim yol arkadaşlığımız son nefesi verene kadar"
Başbakan Binali Yıldırım, bazı belediye başkanlarının istifasına ilişkin, "Bunu millete hizmet yolunda bir nöbet değişimi olarak görüyoruz. Bizim yol arkadaşlığımız başka partiler gibi görev bitene kadar değil, son nefesi verene kadar." dedi.
"E-KPSS'nin geçerlilik süresini de 2 yıldan 4 yıla çıkarıyoruz"
Engellilerle ilgili kapsamlı yasanın da AK Parti döneminde çıktığını anımsatan Yıldırım, 2011 yılında kamu kurumlarına girişi, merkezi sınav sistemi ile yaptıklarını bu uygulamanın da dünyanın hiçbir ülkesinde bulunmadığını söyledi.
Yıldırım, engellilere yeni yılda bir de müjde vermek istediğini vurgulayarak, "Önümüzdeki sene 5 bin engelli kardeşimize iş vereceğiz. Hayırlı uğurlu olsun. Ayrıca engellilere yönelik düzenlenen E-KPSS'nin geçerlilik süresini de 2 yıldan 4 yıla çıkarıyoruz. Onları bir daha zahmete sokmadan ellerindeki puanla bu yerleştirmeyi yapacağız." diye konuştu.