Başbakan Binali Yıldırım, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığında (KOSGEB) "5. KOBİ ve Girişimcilik Ödül Töreni"ne katıldı.


"Türkiye krizlerden etkilenmiyor"

Başbakan Yıldırım, "kim ne derse desin" Türkiye'nin kalkınmasının özel sektör gücüyle olduğunu belirtti. 

Türkiye'nin devlet eliyle kalkındığının zannedildiğini aktaran Yıldırım, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Cumhuriyet kuruldu, tek partili dönem, 70'li yıllar, planlı kalkınma dönemine kadar devletin çok yatırım yapması gerekiyordu. Çünkü özel sektörün elinde imkan, tecrübe yoktu ama bugün yatırımın büyük kısmını özel sektör yapıyor. Yıllık yatırıma baktığımız zaman devlet bir birim yapıyorsa özel sektör dokuz birim yapıyor. Bu sene kamu yatırımlarının toplamı 128 milyar. Özel sektörün yaptığı yatırım 900 milyarın üzerinde. Bir trilyonun üzerinde yatırım yapılıyor. Dolayısıyla Türkiye'nin övüneceği, gurur duyacağı bir özel sektörü var. Bu da bizim gelecek güvencemizdir. O yüzden Türkiye kolay kolay küresel, bölgesel krizlerden etkilenmiyor ve ekonomide istikrarlı büyümesini sürdürüyor. 2018 için satın alma yöneticileri endeksi yüzde 55,7 ocak ayında, şubat ayında yüzde 55,6. Bu ne demektir? 2011 yılından beri en yüksek değer. Piyasalar biraz buna bakıyor. Buna göre ekonomi iyi mi gidiyor, kötü mü gidiyor karar veriyor. Son yedi yılın en yüksek düzeyinde. Bu Türkiye'nin ekonomisine ve geleceğe güveni ifade ediyor."

9 bin 631 yeni şirket kuruldu

Başbakan Yıldırım, sanayide yatırıma ve üretime devam edildiğini, aralık ayında sanayi üretiminin yüzde 9 arttığını, reel kesim güven endeksinin de şubat ayında 2,5 puan yükselerek yüzde 111 seviyesine geldiğini bildirdi.

Yıldırım, "Ocak 2018'de Türkiye genelinde 9 bin 631 yeni şirket kuruldu. Kurulan şirket sayısı, bir önceki aya göre yüzde 61 arttı. 2018 için felaket senaryoları anlatanlara buradan ithaf ediyorum. İnsanlar paralarını savurmak için şirket kurmaz. İmal, ihraç etmek, para kazanmak için şirket kurar. Eğlence olsun diye şirket kurulmaz. Eğlence sektöründeyse orada da şirket kurulur." ifadesini kullandı. 

"33 yıllık katma değer vergisi yasasını kökünden değiştiriyoruz"

"Yükte hafif pahada ağır" ürünlere yönelinmesini öneren Yıldırım, makine teçhizat alımlarına katma değer vergisinden muafiyet getirdiklerini aktardı. 

Yıldırım, Meclise gönderilen KDV tasarısına değinerek, "33 yıllık Katma Değer Vergisi Yasası'nı kökünden değiştiriyoruz. Aslında bu bir değişiklik değil, bu bir reform. Bunun içinde ne var... Vatandaşın devletten alacağı biriken KDV'si bir takvime göre ödenecek. Eğer bundan sonra KDV'ler üç ay içinde ödenmezse, ödenmeyen zaman için devlet faiz verecek." ifadesini kullandı.

"Devletin bütün imkanları, millet için kullanılmalı"

Devletin kapısında vatandaşa söylenen "Bugün git, yarın gel" sözünün artık tarihe gömülmesini istediklerinin altını çizen Binali Yıldırım, "Bunun için de e-Hizmet, e-Devlet uygulamalarını günden güne yaygınlaştırıyoruz. Devlet dediğiniz nedir? Devlet vatandaşa aittir. Devlet soyut bir kavramdır. Eğer vatandaşla bütünleştirdiyseniz bir anlam ifade eder. Devlet ile vatandaş arasında mesafe kalmamalı. Devletin bütün imkanları, devleti ayakta tutan millet için kullanılmalıdır." ifadelerini kullandı.

Yıldırım, KOBİ gelişim destek programı, KOBİ tekno yatırım ve stratejik ürün destek programlarını daha önce açıkladıklarını hatırlatarak, bu programlar sayesinde işletmelerde yaklaşık 5-6 bin kişiye iş imkanı sunacaklarını, bununla birlikte diğer programlarla ise işletmelerin katma değerli ürünler üretir hale gelmesi için belirli miktarlarda geri ödemesiz destek vereceklerini anlattı.

KOBİ'lere müjde

Konuşmasını KOBİ'lere bir müjde vererek tamamlamak istediğini aktaran Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti:

"Türkiye gelişti, KOBİ'lerimiz büyüdü, imkanları gelişti fakat başlangıçtaki KOBİ tanımı aynı kaldı. Bu da işletmelerimizin, KOBİ'lerin işini zorlaştırıyor. KOBİ'lerin tanımı değişiyor. Daha fazla girişimcimizin desteklerden faydalanması için, KOBİ'lere bir üst sınır koymuştuk destekte, ne kadar, 40 milyon, şimdi bunu değiştiriyoruz, 125 milyona çıkartıyoruz. KOBİ'ysen 40 milyondan fazla destek alamazsın ama artık zaman değişti. Şimdi 125 milyona kadar KOBİ sayıyoruz. Ayrıca her bölgemizin, her şehrimizin, her ilçemizin öncelikleri aynı değil. KOSGEB bu dönemde daha fazla sahada olacak, üreten firmaları yerinde görecek, sorunları dinleyecek ve sonra dönecek, yapacağı çalışma, alacağı karar daha isabetli olacak. Böylece sanayi odalarıyla, esnaf odalarıyla koordineli olarak şehirlerin, bölgelerin öncelikleri tek tek ele alınacak. Her ilde, ilçede 5 tane önemli alan tespit edilecek. Bizim artık uzmanlaşmaya gitmemiz lazım. Kaynağımızın en verimli şekilde kullanılması esastır. Bu 5 sektörü belirleyip buna göre desteklerimizi, yatırımlarımızı kanalize etmiş olacağız."