Diasporadaki Filistinlilerin Halk Konferansı, İsrail ile güvenlik koordinasyonunun Filistin tarihinde "kara bir leke" olarak nitelendirdi.

Merkezi Lübnan'da bulunan Diasporadaki Filistinlilerin Halk Konferansından yapılan açıklamada, "Oslo Anlaşması başta olmak üzere meşru olmayan Siyonist oluşumun tanındığı tüm anlaşmaların iptal edilmesi ve kapsamlı halk ayaklanması stratejisinin benimsenmesi gerektiğine işaret edilerek, "İsrail ile güvenlik koordinasyonu Filistin tarihinde kara bir lekedir." ifadesine yer verildi.

Filistin halkına "işgalcileri hezimete uğratıp, Yahudi yerleşim birimlerini dağıtıp, kayıtsız şartsız şekilde Kudüs ve Batı Şeria'yı kurtarana kadar intifadaya devam etme ve tam bir sivil itaatsizlik" çağrısında bulunulan açıklamada, "Direnişin sembolü olan Ahmed Nasr Cerrar başta olmak üzere tüm şehitlerimizin kahramanlıklarını gururla karşılıyoruz. Ayrıca halk ayaklanmasının sembolü olan Filistinli Ahed et-Temimi'nin yanında yer alıyoruz." değerlendirmesinde bulunuldu.

ABD'nin Filistin-İsrail barış sürecine temel olması için hazırladığı ve "yüzyılın anlaşması" olarak isimlendirdiği planla "Filistin davasının tasfiyesini amaçladığı" belirtilen açıklamada, tüm Arap taraflarının bu planı reddetmesi, Arap ve İslam aleminin buna karşı harekete geçmesi gerektiği vurgulandı.

Açıklamada ayrıca, Gazze'ye yönelik İsrail ablukasının kaldırılması çağrısında bulunuldu.

Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ile İsrail arasında 1993'te imzalanan Oslo Anlaşması'nda yer alan maddelerden biri, Filistin güvenlik birimleri ile İsrail arasındaki güvenlik koordinasyonu, Filistin güvenlik birimleri ile İsrail arasında bilgi alışverişinde bulunulmasını öngörüyor.

FKÖ Merkez Konseyinin, Ocak 2018'de işgal altındaki Batı Şeria’nın Ramallah kentinde düzenlenen 28. dönem toplantılarının akabinde açıklanan sonuç bildirgesinde, FKÖ Yürütme Kurulundan İsrail'i tanıma konusunu askıya alması ve İsrail ile tüm güvenlik koordinasyonunu durdurması istenmişti.