Çünkü trafik kuralları sadece sizin/bizim hayatımızı kurtarmaz. Aynı zamanda sevdiklerinizin ve hatta hiç tanımadığınız insanların hayatını kurtardığı gibi “bizleri de tanımayanlar tarafından” hayatımızı kurtardığını bilmeliyiz.
Trafik kuralları olmasaydı diye hiç düşündünüz mü? Her sürücü kendine göre hareket etseydi, şeritler isimli bölümler olmasaydı her sürücü kendi istediği yönde gitseydi sizce neler olurdu?
Ülkemizdeki trafik kazalarının üzücü sonuçlarını incelediğimizde kuralların önemini daha da iyi anlamalıyız.
Çünkü her gün ülke genelinde yaklaşık olarak 600 trafik kazası meydana gelmektedir. Bu 600 trafik kazasında ortalama 15-20 kişi hayatını kaybetmekte. Yine ortalama 200 kişi de yaralanmakta. Trafik kuralları olmasaydı bu sayıların fazlası olacaktı.
Pekikazalarının sebebi ve sorumluları kim?
Trafik kazalarında en büyük sorumlu; Yüzde 94’lük bir oranlasürücü, yolcu ve yayalar kazaların sorumludur. İnsan faktöründen sonra ise yüzde 5’lik bir oranla araçtan kaynaklanan sebepler trafik kazasına neden oluyor. Son yüzde 1’lik dilim de yoldaki bozukluklardan kaynaklanmakta.
“Bunca trafik kazasını önlemek mümkün müdür?” diye soracak olursak cevabı da kendimizde bulabiliriz aslında... “Kurallarauyan” duyarlı insan trafik kurallarının önemi kadar insanların birbirine göstereceği saygı ile çözüme ulaşır.
“Trafikte bilinçli sürücü olmak” eminim ki kazaları büyük oranda azaltacaktır. Bu durum istem dışı oluşan kazalarda da sonuçlarını hafifletecektir.
Mevcut kuralların dışında “Yazılı olmayan kurallar”ı dikkate alarak kötü sonuçları olan kazaları azaltabiliriz diye düşünüyorum. Peki nedir yazılı olmayan kurallar, örneğin; önünüzdeki sapaktan veya yol kenarında sağa park etmiş bir araç sola sinyal vererek size (ben yola çıkıyorum) dediğinde sizin hızınız düşürmek ve çıkan araca yol vermek (bir incelik yapmak) yerine fren yerine kornaya basmanız, selektör yapıp yola çıkan sürücüyü olabildiğince sıkıştırarak yol vermeyip yola devam ettiğinizde “Yol hakkı benim kardeşim” diye dediğinizi duyar gibiyiz. Bir de olayın kahramanlarının yerini değiştirerek aynı mizansene tekrar bakalım. Sağdan yola çıkan araç sürücüsü siz olun, sola sinyali verdiniz ve sol arkanızdan gelen araçlar size selektör yapıp kornaya basıyor yola çıkmayın diye, sizde “Frene hafif dokunsan ne olur yani” der gibisiniz. Bu örnekleri her sürücü için gün içerisinde yaşaması kaçınılmaz. Biraz empati biraz saygı ile inanın tüm kuralları çözebiliriz.
Öte yandan kurallara uyulup uyulmadığı denetim altında tutulup gerektiğinde trafik cezaları ile gerekli önlemler alınırsabu sayı biraz daha da azalacaktır. Aynı zamanda yolların ve trafik işaretlerinin de kontrol edilmesi sadece görevlilerin takibi ile yeterli olmayacağından bireysel olarak her sürücünün de sorumluluk bilinci ile görevlilere yardımcı olmamız gerekmektedir.
Pekikonu ile ilgili denetim, önlemlerden sonra başka bir eksik yok mu? Şüphesiz ki var.. “Eğitim” İnsanların bu konuda yeteri kadar eğitimli olmaları gerekmektedir. Alkollü olarak araç kullanmamaya, aşırı hız yapmamaya, kurallara riayet etmeğe ve daha öncede dediğimiz gibi empati ve saygıya ihtiyacımız var. Ne yazık ki kurallara uymaya bazen ceza da engel olamamaktadır. Sürücülerin ve yayaların yeterince eğitimli ve bilinçli olmaları trafik kazalarının oluşmamasına büyük ölçüde katkı sağlayacaktır.
Trafikte güvenli yolculuklar dileriz.
