Bor madeni ve türevleri arasında fiyat olarak büyük farklar bulunmaktadır. Mesela bir kg penta hidrobor yaklaşık 1800 dolar civarındadır. Fakat roket ve füze sanayinde kullanılan bor türevleri borakstan elde edilmektedir. Sodyumlu ticari bor adını da verebileceğimiz boraks madeninden elde edilebilen bor türevinin 100 gramı ise binlerce dolar etmektedir. İşin ilginç tarafı ise boraks dünyada sadece kamuya ait Eti Maden şirketinin Eskişehir Kırka ilçesinde çıkarılıp üretilmektedir.

1960’larda ABD Hava ve Deniz Kuvvetlerince ortaklaşa yürütülen ve geliştirilen yakıtlar, yaklaşık aynı tarihlerde üretilen XB-70 Valkyrie bombardıman uçağı ve SR-71 Blackbird süpersonik casus uçaklarında kullanılmıştır. Pentaboran ve Etilboran olarak isimlendirilen Bor katkılı yakıtlar kullanılarak uçakların hem hızları hem de uçuş mesafeleri arttırılmıştır.

1980’li yıllarda ise bu sefer radarda görülmeyen F-117 “Stealth Fighter” bombardıman uçağı ile Tomahawk füzelerinde de Bor katkılı yakıtlar kullanılmıştır ve halen de geliştirilmeye çalışılmaktadır.

Sovyetler Birliği zamanında Sputnik I ve II projeleri çerçevesinde yakıt üretiminde kullanılan Bor’un Türkiye kaynaklı olduğunun anlaşılması üzerine, gözler Türk Borlarına çevrilmiş, SSCB’nin Avrupa üzerinden Türk Borlarını almasının önüne geçilmeye çalışılmıştır. Türkiye’den ihraç edilen Bor cevherlerini taşıyan gemiler ve yükleri, Çanakkale Boğazı’nı geçip uluslararası sulara girer girmez ABD donanması tarafından durdurulup, kontrol edilmeye başlanmıştır.

1958-1961 yılları aralığındaki süreçte ABD ve NATO tarafından Bor, “Stratejik Maden” olarak değerlendirilerek pazarlanması kontrol altına alınmış, “COCOM” olarak bilinen tedbirler kapsamında Sosyalist Blok’a Bor ihracatı yasaklanmıştır.

Avrupa Uzay Ajansı da (ESA) Bor ve Bor’lu yakıtlar üzerine çalışma yapan bir başka kurumdur. ESA geliştirdiği üç tip Borlu yakıtı Avrupa Patent Ofisi’ne tescil ettirerek patentini almıştır. Günümüzde Arianne roketlerinde de Bor içeren yakıtlar kullanılmaktadır. Bu roketler Türksat uydularını da uzaya taşımışlardır.

Uçak ve havacılık endüstrisinde de Bor kullanımı giderek artmaktadır. Aerodinamikteki gelişmeler, yüksek hızlı kanat uygulamaları, yüksek sıcaklığa dayanıklı gövde, düşük ağırlık, yüksek kapasite ve benzeri uygulamalar üzerinde yürütülen tasarım ve geliştirme çalışmaları kompozit malzeme kullanımını oldukça yaygınlaştırmıştır.

Havacılık endüstrisinde üretilen araçlarda kullanılan malzemenin büyük bir bölümünü Bor’lu kompozit malzemeler oluşturmaktadır. Plastiklerde Bor’lu lifler, Alüminyum ve Titanyum’un 6 katı kadar sertlik ve yoğunluk oranına sahiptir. Yüksek sıcaklığa dayanıklılığı, esnekliği, hafifliği, güç ve üretim kolaylığı ile birleştirmektedir. Bu özellikleri sebebiyle jet motorlarının kompresör bıçaklarında, uçakların kanatçıklarında ve dümenlerinde kullanılmaktadır.

Radarlarda görünmezliği sağlamak amacıyla geliştirilen uçaklarda da bor türevleri kullanılmaktadır. B-2 Spirit, F-117 Stealth Fighter, F-22 Raptor ve F-35 Joint Strike Fighter uçakları ile F-15 Eagle, F-14 Tomcat, B-1 Lancer, B-52 Stratofortress, U-2 Dragon Lady ve SR-71 Blackbird savaş uçakları, Tomahawk füzeleri, Blackhawk serisi helikopterler ve Fransız Mirage uçakları ile Airbus ve Boeing yolcu uçaklarında da yapı elemanları ağırlıklı olarak Bor katkılı kompozit malzemelerden yapılmaktadır.