Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, Pekin'de düzenlenen günlük basın toplantısında, BMGK'nin, Arap ülkelerinin ve Filistin halkının çağrılarına kulak vererek, ateşkesin sağlanması, sivillerin korunması ve daha büyük bir insani felaketin engellenmesi konusundaki rolünü yerine getirmesi gerektiğini vurguladı.

Çin'in BM Güvenlik Konseyinin krizin çözümü için sorumlu rol oynamasından yana olduğunu ifade eden Sözcü Mao, "Çin, ABD'nin İsrail ile Filistin arasındaki duruma ilişkin karar tasarısını engellemesinden derin hayal kırıklığı duyuyor. Güvenlik Konseyi, çatışmayı yatıştırmak ve insani krizin daha da kötüye gitmesini önlemek üzere görevini yerine getirmeli." ifadelerini kullandı.

Mao, Çin'in sivillerin korunması ve insani krizin önlenmesine yönelik her türlü girişimi desteklediğinin altını çizdi.

Çin'in BM Daimi Temsilcisi Cang Cün, Güvenlik Konseyi'nin, İsrail'in 7 Ekim'de el-Ehli Baptist Hastanesine düzenlediği, 471 kişinin hayatını kaybettiği saldırının ardından düzenlenen acil oturumda tüm üyelere, BM Şartı'na bağlı sorumluluklarını yerine getirme çağrısında bulunmuştu.

Polonya: Topraklarımızda nükleer silah konuşlandırmaya ilişkin bir karar alınmadı Polonya: Topraklarımızda nükleer silah konuşlandırmaya ilişkin bir karar alınmadı

Çinli Büyükelçi, "ayrım gözetmeyen güç kullanımını" kınayarak, İsrail'in "uluslararası insani hukuka bağlı yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini" vurgulamıştı.

Brezilya'nın öncülüğünde Güvenlik Konseyi'ne sunulan, sivillere yönelik tüm saldırıları kınayan ve Gazze'deki Filistinlilere insani yardım çağrısı yapan karar tasarısı 15 ülkenin 12'sinin desteğini kazanırken, veto yetkisine sahip ABD tarafından engellenmiş, İngiltere ve Rusya ise çekimser kalmıştı.

ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, vetonun gerekçesi olarak, karar tasarısında "İsrail'in nefsi müdafaa hakkına değinilmemesini" göstermişti.