Ayrıca dönüş yapmak için dönel kavşağa giren araçlar, özellikle TIR ve otobüsler, kavşak alanı yeterli olmadığı için kimi araçların arka kısmı yolda kalıp akan trafik için tehlike arz etmektedir. Yine, dönel kavşaktan dönüş yapmak isteyen araçlar, hız şeridi olan sol şeride geçip yavaşlamaktadır. Arkadan gelen araçlar, hız şeridinde oldukları için hızlı seyretmekte ve yavaş giden bu araçlara arkadan çarpmaktadır.
Duble yollarımız otoyol vazifesi gördüğü için, her kavşağa trafik ışığı yerleştirilmesi mümkün değildir.  Bu durumda yapılması gereken, duble yollardan dönel kavşakların kaldırılması ve bunun yerine hem araçların hem yayaların geçebileceği giriş-çıkış cepli alt veya üst geçitlerin yapılmasıdır.
Avrupa’da  saat 22.00-06.00 arası, insanlar huzur içinde istirahat etsinler diye, mesela saatte 50 km olan azamî hız sınırı 30 km olarak uygulanmaktadır. Ülkemizde ise gece saat 23.00’dan sonra şehir merkezlerindeki kavşaklarda bulunan trafik ışıkları işlevsiz hâle getirilmektedir. Şehir içinden geçen duble yollarda trafik canavarlarını yavaşlatan tek unsur olan trafik ışıkları da iptal edilince, karşıdan karşıya geçmek çok tehlikeli bir hâl almaktadır. Üstelik şehir içinden son sürat geçen araçların neredeyse jet uçağı gibi çıkardığı ses, yol kenarındaki evlerde oturan insanlar için her gece kabus olmaktadır. Oysa Avrupa’da otoyol kenarlarındaki mahallelerde oturan insanlar yolun gürültüsünden rahatsız olmasın diye, yol ile mahalle arasına yüksek bitkisel çitler veya beton duvarlar inşa edilmektedir.
Biz de de duble yolun şehir içlerinden geçen kısımlarında insan emniyetine ve sağlığına uygun şekilde inşa edilmiş sinyalizasyonlu kavşaklar inşa edilmelidir. Maalesef yeterli yaya geçitleri olmadığı için, bu kavşaklarda da bir çok yaya hayatını kaybetmektedir.
Özellikle duble yollardaki trafik kazalarının tek suçlusu sürücüler değildir. Fakat medyaya sürekli servis edilen kaza görüntüleriyle en önemli suçlunun sürücüler olduğu algısı yerleştirilmeye çalışılmaktadır. Oysa bu suça önemli oranda Karayolları ve trafik ekipleri de ortak olmaktadır.
Yapılan istatistiklerden de anlaşılacağı üzere, trafik kazalarının en büyük nedenlerinden biri de standartlara uygun inşa edilmeyen duble yollardır. Ve araştırıldığında görülecektir ki, bu kazaların büyük çoğunluğu otoyollarda değil duble yollarda meydana gelmiştir.
Tek taraflı olarak yoldan çıkma, devrilme, savrulma, engelli cisme çarpma, yayaya çarpma şeklinde gerçekleşen trafik kazalarının nedenleri şöyle olsa gerektir:
1. Orta refüjün bordür taşları sol şeride santimle denecek kadar çok yakın yerleştirilmiştir.
2. Yolun sağ ve soluna örülen bordür taşları yağmur suyunu hapsedip yolda gölleşme meydana getirmiştir.
3. Yaya kaldırımı olmadığı için köylüler hayvanlarıyla birlikte emniyet şeridinde yürüyordur.
4. Traktör, patpat ve bisikletiyle emniyet şeridinde seyrediyordur.
5. Alt geçit olmadığı için köylüler yolun karşısındaki tarlasına hayvanlarıyla birlikte geçiyordur.
6. Yolun ortasındaki refüjde yabanî hayvanlar otluyordur.
7. Dümdüz giden yol, birden dönel kavşaktan dolayı bir anda keskin viraja dönüşüyordur.
8. Dönel kavşaktan dönmek isteyen araçların arka kısmı yola sarkıyordur.
9. Dinlenme tesisleri, restoranlar ve köy sapaklarında, otoyollarda olduğu gibi giriş ve çıkış cepleri yoktur.