Rusya, "mutedil devrimcilere hedef alan saldırılara son verme" sözüne rağmen, İdlib'te ılımlı devrimciilerin kontrolünde bulunan ve sivil halkın yaşadığı bölgelere saldırmaya devam ediyor.

Putin, Hollande ile 27 Kasım'da Kremlin'de yaptığı görüşmede bölge ülkeleriyle, mutedil devrimcilere hangi bölgelerde bulunduğu konusunda irtibat kurma kararı alındığını ve Rus hava kuvvetlerinin o bölgelere operasyon yapmayacağını ifade etmişti. Ancak görüşmenin gerçekleştiği cuma gününden bu yana Rusya, İdlib'te mutedil devrimcilerin kontrolünde olan ve sivillerin yaşadığı 9 noktaya saldırı düzenledi. 

Esed rejiminin karadan ve Rus ordusuna ait savaş uçaklarının havadan destek verdiği operasyonda önceki gün, Suriye'nin Türkiye sınırına yakın İdlib'e bağlı Salkin, Sarmada, Dana, kasabalarıyla, Taftanaz, Eriha, Cebel ez-Zaviye, Kansafra, Cisr eş-Şuğur beldeleri hedef alındı. İdlib'in Sarakib bölgesinde günde 40 Hititbet bin sivil için ekmek üreten fırın da ertesi gün düzenlenen saldırıda hasar gördü.

26 Kasım'da da Rus savaş uçakları Azez'de yardım TIR'larını hedef almış, saldırıda 7 kişi ölmüş, 10 kişi de yaralanmış, 20 TIR yanarak kullanılmaz hale gelmişti. 

Rusya'nın 30 Eylül'den bu yana Suriye'de "terörle mücadele" iddiasıyla düzenlediği hava saldırıları, IŞİD unsurlarından çok, mutedil devrimcileri ve bu grupların kontrolündeki bölgelerde yaşayan sivil halkı hedef aldı. 

Ancak açıklamaların aksine, Rus hava saldırıları ekim ayında, İdlib, Hama, Humus, Halep'in kuzeyine yoğunlaşmıştı. Ekimin ikinci yarısından itibaren ve kasım ayı boyunca saldırılar, Halep'in güneyi ve kuzeyi, İdlib'in güneyi ile Lazkiye kırsalında Türkmenlerin yoğun olarak yaşadığı Bayırbucak bölgesinde devrimcilerin elindeki bölgeleri hedef aldı.

Rus ve Esed/Hamaney güçlerinin saldırıları, üç haftadır özellikle Bayırbucak bölgesini hedef alıyor. Bölgede Esed/Hamaney güçleri ve Türkmen birlikler arasındaki çatışmaları "koordine ettiği" bilinen Rusya, Türkmendağı'na Akdeniz'deki savaş gemilerinden attıkları füzelerle de müdahalede bulunuyor.