Matrah ve vergi artırımının da yeniden yapılandırma içindeki en önemli düzenlemelerden olduğunu ifade eden Ağbal, düzenlemenin 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yıllarını kapsayacağını söyledi. Ağbal, "Vatandaşımız bu dönemlerde beyan ettiği veya ödediği tutarları bir miktar artırırsa bu dönemlere ilişkin vergi idaresi hiçbir vergi incelemesi yapmayacak. Dolayısıyla vatandaş ile vergi idaresinin el sıkıştığı, helalleştiği bir uygulama." diye konuştu.

Özel sektörden 2017'nin de matrah artırımı düzenlemesine dahil edilmesi konusunda yoğun talep geldiğini ifade eden Ağbal, şöyle devam etti:

"Bu konuda hükümet olarak konuyu tekrar değerlendirdik. Değerlendirmemiz sonucunda, bugün Genel Kurul'da verilecek önergeyle gelir ve kurumlar vergisi bakımından matrah artırımı düzenlemesine 2017'yi dahil etme kararı aldık. Yapacağımız düzenlemeyle gelir ve kurumlar vergisi bakımından 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yılı da dahil edilmiş oldu. Dolayısıyla geçmiş 5 yıla ilişkin matrah artırımı düzenlemesini hem gelir stopaj hem KDV hem gelir hem kurumlar vergisinde yapmış olacağız. Bu düzenlemeyle özel sektör işletmelerimizde de büyük bir memnuniyet olacak. Biz de idare olarak 1 Ocak 2018'den itibaren yeni bir sayfa açıp, vatandaşlarımızla geçmiş 5 yıla ilişkin helalleşmeyi yaptıktan sonra 2018'den itibaren cari dönem incelemelerine ve takiplerine yoğunlaşacağız."

Yeniden yapılandırmadan 15-16 milyar liralık gelir beklentisi

İşçiden memura, emekliden gençlere kadar toplumun çeşitli kesimlerini ilgilendiren tasarının geçen hafta TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşüldüğünü anımsatan Ağbal, düzenlemenin bugün de Genel Kurulda değerlendirileceğini bildirdi. 

Ağbal, birçok konunun bir arada bulunduğu paketin hızlı bir şekilde yasalaşacağını düşündüğünü söyledi.

Tasarının en önemli bölümünün yeniden yapılandırma düzenlemesi olduğunun altını çizen Ağbal, burada kesinleşmiş kamu alacaklarından süresinde ödemeyenlerin 36 aya kadar yeniden yapılandırılmasını öngördüklerini kaydetti.

Ağbal, ihtilaflı vergi dosyalarını da ortadan kaldıracak sulh yöntemini getirdiklerini bildirdi.

Bundan önce iki yeniden yapılandırma kanunu yaptıklarını hatırlatan Ağbal, bugün itibarıyla önceki yapılandırma kanunlarından 40,3 milyar lira tahsilat gerçekleştirdiklerini bildirdi.

Ağbal, bu kapsamda 2016 yılında 15,3 milyar lira, geçen yıl 19,4 milyar lira, bu yıl da bugüne kadar 5,5 milyar lira tahsilat yapıldığını kaydetti.

Her iki yapılandırma kanununa da vatandaşların başvuru oranlarının ve uyumlarının yüksek olduğuna dikkati çeken Ağbal, "Son derece sevindirici bir gelişme. Bu şunu gösteriyor, bizim şu anda yapmış olduğumuz yeniden yapılandırma düzenlemesi de en az bu tutarlarda, 15-16 milyar liralık bir ilave geliri bize sağlamış olacak." dedi.

"9,8 milyon vatandaş düzenlemeden yararlanacak"

Ağbal, Maliye Bakanlığının Sosyal Güvenlik Kurumunun alacaklarının, Gümrük ve Ticaret Bakanlığının gümrük vergisi alacaklarının, il özel idareleri ve belediyelerin alacaklarının yapılandırma kapsamında olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: 

"Maliye Bakanlığının takip ettiği vergi alacaklarından 9,8 milyon vatandaşımız yararlanacak. 119,2 milyar liralık bir alacak var. Bunun alt detaylarına bakıldığında, 5,3 milyon vatandaşımızın motorlu taşıtlar vergisi borcu var, yaklaşık 6 milyar lira. Bu vatandaşlarımız 36 aya kadar bu borçlarını yapılandırma imkanına kavuşacaklar. Gelir, kurumlar, KDV, gelir stopaj, MTV her türlü vergiler dahil buna. Sosyal güvenlik primlerinde 64,3 milyar liralık alacağı yapılandırıyoruz, burada da 5,5 milyon mükellefimiz var. Dolayısıyla 5,5 milyon mükellefimiz 36 aya kadar sosyal güvenlik primlerini ödeme imkanına kavuşacak. Gümrük vergisi olarak 338 milyon liralık alacağı yapılandırma kapsamına alıyoruz. Burada bin 170 kişi söz konusu."

Ağbal, kesinleşmiş vergi borcu ve idari para cezası olan vatandaşların temmuz sonuna kadar vergi dairesine, SGK'ye müracaat edeceğini ve bu borçlarını 36 aya kadar yapılandıracağını söyledi.

Davalık 242 bin mükellef var

Ağbal, borçları nedeniyle devletle davalık olanlara ilişkin bir soru üzerine de şu anda vergi mahkemeleri ve Danıştay'da davaları devam eden 242 bin mükellef bulunduğuna dikkati çekerek, "Yeniden yapılandırma kanunu kapsamında eğer idareye müracaat ederlerse bu vatandaşlarımızla da sulh olacağız. Eğer vergi mahkemesinde dava şu anda görülüyorsa alacak olarak devletin talep ettiği tutarın yarısını öderlerse cezanın tamamından vazgeçiyoruz. Gecikme faizi yerine de Yurt İçi ÜFE oranına göre bir faiz hesaplayacağız. Dolayısıyla burada da davaları devam eden vatandaşlarımız için cezaların ortadan kaldırılması, alacağın bir kısmından devlet olarak vazgeçmemiz nedeniyle önemli avantajlar sağlıyoruz." diye konuştu.

"Varlık Barışı'na ilişkin düzenleme getiriyoruz"

Ağbal, 6736 sayılı kanunda yurt dışında bulunan varlıkların Türkiye'ye getirilmesi halinde bir Varlık Barışı düzenlemesi yaptıklarını hatırlatarak, "Şu anda mevcut tasarıda Varlık Barışı'na dönük bir düzenleme yok ama bugün Genel Kurul'da tabii istişareler de yapılacak Varlık Barışı'na ilişkin bir düzenleme getiriyoruz. Nedir bu düzenleme? Hem yurt içindeki varlıklarını işletmelerine dahil etmek isteyen mükelleflerimize kolaylık getireceğiz hem de yurt dışında bulunan varlıklarını Türkiye'ye getirecek olan vatandaşlarımıza kolaylık getireceğiz." değerlendirmesinde bulundu. 

Getirilmesi planlanan Varlık Barışı düzenlemesinin temel unsurlarına ilişkin bilgiler veren Ağbal, şöyle konuştu:

"Para, altın, döviz menkul kıymeti olan vatandaşımız bu sene itibarıyla 11. ayın sonuna kadar bu yurt dışındaki varlıklarını Türkiye'ye getirirlerse ve bildirirlerse bu varlıklarıyla ülke içerisinde diledikleri gibi tasarruf edebilecekler. 11. ay sonuna kadar müracaatları alacağız. Getirilen varlığın yüzde 3'ü oranında bir vergi tahsil edeceğiz. 31 Aralık 2018 tarihine kadar yüzde 3'ü oranında bir ödeme yapılacak. Bildirimde bulunma tarihinden sonra 3 ay içerisinde de bu varlığını Türkiye'ye getirecek. Varlığını Türkiye'ye getiren vatandaşımız bunu işletmesine dahil ederse herhangi bir vergi incelemesiyle muhattap olmayacak, bu varlık üzerinden ilave bir vergi tarhiyatı yapılmayacak, kazancın hesabına dahil edilmeyecek. Vatandaşımıza bir imkan daha getiriyoruz. İsterlerse yurt dışından getirdiği bu varlığı daha sonra işletmeden çekebilecek, çektiğinde de ilave bir temettü vergisi de kendisinden almayacağız, serbest bir şekilde tasarruf etmesine imkan sağlayacağız. Bir başka düzenleme de işletmenin yurt dışından aldığı bir kredi var ama aynı zamanda yurt dışında varlığı da var. Eğer derse ki 'ben yurt dışındaki mevcut varlıklarımı işletmemin yurt dışındaki kredi ödemesinde kullanayım, Türkiye'ye getirmeyim', buna da imkan sağlıyoruz. Sermaye avansı mahsubunda bulunan varlıklar da kullanılabilecek. Dolayısıyla istiyoruz ki vatandaşlarımız yurt dışında bulunan para, döviz, altın ve menkul kıymetlerini Türkiye'ye getirsinler. Sadece yüzde 3 oranında vergi ödemek suretiyle bu varlıklarını ekonomiye, işletmelerine dahil etsinler, sermayelerini artırsınlar, bilançolarını güçlendirsinler ve böylelikle bir canlılık kazandırsınlar."

Bakan Ağbal, yurt içi varlıklarını işletmeye dahil etmek isteyenlerin de 11. ayın sonuna kadar müracaat edebileceklerini söyledi.

"Bayram ikramiyeleri kalıcı olacak"

Emeklilere yönelik ikramiye uygulamasına ilişkin soru üzerine Ağbal, söz konusu düzenlemenin emekliler tarafından çok olumlu karşılandığını söyledi. 

Ağbal, emeklilere bayram ikramiyesinin kalıcı olacağını vurgulayarak, "Ramazan ve Kurban bayramlarında, bundan sonra kalıcı olarak, emeklilerimizin tamamına bu ödemeleri yapacağız. Yaklaşık 12,5 milyon emeklimiz var." ifadesini kullandı.

Söz konusu ödemelerin artacağını belirten Ağbal, "Gelecek yıllarda bunu bütçe kanunlarıyla da yapmak mümkün. Dolayısıyla her sene bunun artışını sağlayacak düzenlemeler ilgili yerlerde de yapılacak." dedi.

Ağbal, uygulamanın bütçeye maliyetinin 22,3 milyar lira olduğunun altını çizerek, bu uygulamadan emeklilerin yanı sıra şehit yakını ve gaziler, vazife ve harp malulü aylığı alan er ve erbaşlar, geçici köy korucuları, şeref aylığı sahipleri, şampiyon sporcular, Kore, Kıbrıs ve İstiklal Savaşı gazileriyle terörden zarar görmesi nedeniyle aylık bağlanan siviller ve hayatını kaybedenlerin hak sahiplerinin de faydalanacağını bildirdi. 

Bakan Ağbal, SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı emeklileri dışında bu kapsamda uygulamadan yararlanacak 100 bin kişinin olduğunu dile getirdi. 

"Bağ-Kur emeklilerinin prim borçları silinecek"

Ağbal, Bağ-Kur'lu emeklilerin geçmişten kalan borçlarının bulunduğunu anımsatarak, "Tasarıda bir düzenleme yapıyoruz. Bu düzenlemeyle de Bağ-Kur'lu emeklilerimizin bu borçlarını da sileceğiz. Bağ-Kur emeklisi olup geçmişten gelen prim borcunu ödemeyen yaklaşık 300 bin emeklimiz var. O emeklilerimizin 1,3 milyar liralık prim borcu bulunuyor. Bu düzenlemeyle hakkaniyete uygun olması bakımından bu borcu kaldırıyoruz." ifadesini kullandı.

24 Haziran'daki seçimlerin ardından ekonomiyle ilgili ciddi gelişmeler beklediklerinin altını çizen Ağbal, "Bence gerek parlamentoda AK Parti'nin güçlü bir çoğunlukla iktidara gelmesi gerek cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçmemiz, seçim sonrası dönemde Türkiye ekonomisiyle ilgili orta ve kısa vadeli beklentileri olumlu yönde kanalize edecektir. Seçim sonrası dönemde çok ciddi anlamda ekonomiyle ilgili gelişmeler olduğunu göreceksiniz. Türkiye ekonomisi başarı grafiğini daha da yukarı taşıyacaktır." değerlendirmesinde bulundu. 

Ağbal, Merkez Bankasının aldığı kararların da piyasa üzerinde olumlu etkiler oluşturduğunu söyledi.