İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü sahibi, bilim insanı Prof. Dr. Teoman Duralı için İstanbul Üniversitesi (İÜ) Edebiyat Fakültesi'nde tören düzenlendi.

Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan törende konuşan İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak, bir fikir üretim merkezi gibi çalışan Teoman Duralı hocanın Edebiyat Fakültesi'nin büyük bir değeri olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Ak, bir akademisyen olarak Duralı'nın sadece kendi bölümünün öğrencilerini değil, diğer bölümlerdeki talebeleri de etkileyen bir kişi olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Gerek odasındaki sohbetleriyle gerekse koridordaki duruşlarıyla, derslerindeki yoğun rağbetle hiç durmak bilmeyen enerjisiyle etrafını aydınlatırdı. Hepimiz geldik ve aldığımız her nefesle bulunduğumuz yolu azaltıyoruz. Bu kurumlar önderlerinin açtığı yoldan geçecek insanlarla sürdürüldü. Bizim tesellimiz şudur ki; hocamızın şöyle arkasına baktığımız zaman onun münevverliğinden tenevvür etmiş bir çok yetişmiş simayı görüyoruz. Bir alim olarak hayattan ayrıldı ama fikirleriyle yaşıyor. Biz buna inanıyoruz."

- "Öğrencilerimiz onu dinlemek için amfileri tıklım tıklım dolduruyordu"

İÜ Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hayati Develi de Teoman Duralı hocanın yerinin doldurulması zor şahsiyetlerden biri olduğuna dikkati çekerek, "Onun yetiştirdiği kıymetli akademisyenler onun geleneğini devam ettirecek. Dile bakışımı onun Biyolojik Felsefe kitabıyla öğrendim. Her önemli felsefeci gibi dile değer veren entelektüel bir münevverdi. Türk dilini canından aziz bilir, onu korumak için her mecliste fikirlerini dile getirirdi." şeklinde konuştu.

Teoman Duralı hocanın akademi camiasının bir mensubu olarak 50 yılı aşkın bir zaman üniversitede olduğunu belirten Develi, "Öğrencilerimiz onu dinlemek için amfileri tıklım tıklım dolduruyordu. Elbette çok özleyeceğiz. Rabbim onu rahmetiyle en yüksek makamla cennetiyle mükafatlandırsın." dedi.

- "Bilgi ve hakikat üniversitesi idealiyle yetişti ve bu bizi de bu idealle yetiştirdi"

İÜ Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölüm Başkanı Cengiz Çakmak, Teoman Duralı'nın vefatının kendisini derinden üzdüğünü dile getirerek, "Alimin ölümü alemin ölümüdür. Hakikaten biz alemin ölümünü hocamızla gördük. Hocamızla bir dönem kapanmadı. Hocamız bilgi ve hakikat üniversitesi idealiyle yetişti ve bu bizi de bu idealle yetiştirdi. Her şeyden önce benim ağabeyimdi ve ustamdı." değerlendirmesinde bulundu.

Teoman Duralı'nın oğlu Deniz Duralı ise babasının, İstanbul Üniversitesi'ne öğrenci olarak geldiğini ve burada hoca olarak yıllarını geçirdiğini anlatarak, "İnşallah yetiştirdiği öğrenciler ondan çok daha iyi yerlere gelecek. O da bir hoca olarak bundan son derece bahtiyar olacaktır." diye konuştu.

İslam felsefesi araştırmacısı Prof. Dr. Mahmut Kaya da Teoman Duralı'nın hem akademik hayatta hem de sosyal hayatında hep paylaşımcı bir karakteri olduğuna değinerek, şöyle devam etti:

"Aynı dönemde asistan olduk, 40 yıl aynı koridoru paylaştık. Can dostumuzdu, sırdaşımızdı, arkadaşımızdı, gönüldaşımızdı. Sohbetleri çok coşkuluydu, heyecanlıydı. Gezmeyi çok severdi. Daha öğrenciyken buradan çıkıp İran üzerinden, Afganistan, Hindistan üzerinden Asya'ya seyahatler yapmıştır. Biz vefatından 10 saat önce helalleştik. Ben dedim ki, 'Sen çok hastalıklar geçirdin, inşallah bunu da geçireceksin, merak etme.' Şakalaştık, hiç böyle olacağını düşünmezdim. Allah rahmet eylesin."

İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz'ın yanı sıra Duralı'nın dostları, arkadaşları ve üniversiteden akademisyen arkadaşları ve öğrencilerinin katıldığı törende konuşmaların ardından dua edildi.

Felsefe profesörü, biyolog, akademisyen ve düşünür Prof. Dr. Teoman Duralı'nın naaşı, İstanbul Üniversitesindeki törenin ardından cenaze namazının kılınacağı Fatih Camisi'ne uğurlandı.