KOCAELİ (AA) - İzmit ile Değirmendere arasında sefer yapan "Üsküdar" adlı vapurun 1 Mart 1958'de şiddetli lodos nedeniyle batması sonucu yaşamını yitirenler için Kocaeli'de anma törenleri düzenlendi.

Vapur faciasının 62. yılı dolayısıyla İzmit Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile eski İzmit Lisesinde gerçekleştirilen anma törenlerine, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, vatandaşlar, mezunlar ve öğrenciler katıldı.

Hürriyet, törende yaptığı konuşmada, 392 kişinin hayatını kaybettiği kazanın üzerinden 62 yıl geçtiğini hatırlatarak, bu faciayı unutturmamanın İzmitlilerin görevi olduğunu söyledi.

Bu acı hatıraları unutturmama gayretinin de aslında geçmişten ve yaşanan felaketlerden ders çıkarma gayreti olduğunu belirten Hürriyet, "Ders çıkaracağız ki bir daha böyle acıların yaşanmaması için de sorumluluk sahibi olan herkesin gerekli önlemleri almasını sağlayacağız." dedi.

İzmit Lisesi Mezunları Derneği Başkanı Cem Gökmen de 62 yıl önceki faciada hayatını kaybeden öğrencilerin ve hemşehrilerinin anılarını yaşatmaya çalıştıklarını vurguladı.

Konuşmaların ardından, öğrenciler faciada ölenler için beyaz balon uçururken, vatandaşlar da bahçedeki 1 Mart 1958 Deniz Faciası Anıtı'na karanfil bıraktı.

- Denize karanfil bırakıldı

İzmit Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile İzmit Lisesindeki anma programlarının ardından faciada ölenler anısına, 1 Mart Vapur İskelesi'nde denize karanfil bırakıldı.

Nuray Dinçer Büyükarman ise babası Şadan, annesi Ceyhan ve ablası Zeynep Dinçer'in batan Üsküdar Vapuru'nda olduğunu, kazada babası ve ablasını kaybettiğini söyledi.

Ailesinin o gün sayfiye beldesi Ulaşlı'da yaptırdıkları eve gitmek üzere yola çıktıklarını dile getiren Büyükarman, "O zamanlar kara yolu çok meşakkatli olduğu için daha çok deniz yolu tercih ediliyordu. Benim bildiğim vapurun hıncahınç dolu olması ve son derece kötü durumda olduğu. O gün yoktum ama o vapura daha önce binmiştim." diye konuştu.

Büyükarman, o gün havanın çok güzel olduğunu fakat vapur kalktıktan sonra birden hava şartlarının değiştiğini anlatarak, şöyle devam etti:

"Annemin anlattığına göre bu nedenle hortum oluşuyor. Annem kaptanın, dümeni boru fabrikasına doğru çevirdiğini söylerdi. Dümen kopuyor, sular içeri giriyor. İzmit tepe olduğu için evlerden vapurun battığını görenlerden kimisi ikiye ayrıldığını, kimisi kaptan köşkünün uçtuğunu söylüyor. Ben de evden sahile koşuşmalar olduğunu gördüm. Annem, babam ve ablam su üzerinde bir ara buluşuyorlar. Annem önüne gelen bir tahta parçasına tutunuyor ve bir dalga onu başka yere atıyor. Orada da donanmaya ait kurtarma gemisi annemi buluyor. Annem ondan sonrasını hatırlamıyor."

Üsküdar Vapuru'ndaki yolculara yardım edenlerden Yaşar Pekdemir de kazanın olduğu 1 Mart 1958 günü İzmit'teki boru fabrikasının inşaatında çalıştığını söyleyerek, hava fırtınalı olduğu için mola verip bir kahvehanede oturduklarını kaydetti.

Denizi seyrederken bir anda vapurun battığını gördüklerini belirten Pekdemir, "Hemen sahile koştuk. Boru fabrikasında çalışan Almanlar botlarıyla vapurun battığı yere gittiler, insanları getirip diziyorlardı. Onları götürecek araba yok, saracak battaniye yok. Gençlerin birçoğu çırpınarak öldü. Deniz Kuvvetlerinden gelen iki denizaltı suyun yüzünü taradı, birçoğunu Gölcük'e götürdü. 62 senedir kalbim o acıyı yaşıyor." ifadelerini kullandı.

Kaynak: aa