Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve Bakan Yardımcısı Muhsin Dere ile İstanbul Sedef Tersanesi’nde inşası devam eden TCG Anadolu Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemisi'nde incelemelerde bulundu.

Savunma sanayindeki gelişmeler

Tersane yetkililerinden çalışmalara ilişkin brifing alan Akar ve TSK komuta kademesi, TCG Anadolu inşasında görevli personelle bir araya geldi.

"Büyük işler yaptığınıza burada bir kere daha tanık olduk" ifadesiyle çalışanları tebrik eden Akar, son dönemde yerli ve milli savunma sanayisinde atılan önemli adımlara dikkati çekti.

Yerli ve milli savunma sanayinin çok ciddi sistemleri, alt sistemleri üretir hale geldiğini aktaran Akar, "Bu, ülkemiz için büyük bir gurur ve onur kaynağıdır. İnşallah önümüzdeki dönemde bu çok daha ileri düzeylere gidecek" diye konuştu.

Akar, savunma sanayisinde her türlü hafif silah, top, helikopter, gemi, İHA, SİHA, elektronik malzeme ihraç eder seviyeye gelindiğini belirterek, "Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğiyle, teşvikiyle bu noktaya gelen savunma sanayisinde bundan sonra çok daha önemli işler ve çetin bir yol olduğunun farkındayız. Çalışarak bu güçlüklerin üstesinden geleceğimizden eminiz ve buna inanıyoruz" diye konuştu. 

1 Ocak'tan beri 1107 terörist etkisiz hale getirildi

Türk Silahlı Kuvvetlerinin terör ve teröristle mücadelesini büyük fedakarlık ve kararlılıkla sürdürdüğünü dile getiren Akar, "Mehmetçik, şanlı tarihine yaraşır şekilde büyük başarılar sağlamaktadır, ülkesine ve milletine olan borcunu ödemekte, yerine getirmektedir" dedi.

Terörle mücadelenin yurt içi ve sınır ötesinde başarıyla devam ettiğini belirten Akar, şunları söyledi:

"Sadece 1 Ocak’tan bugüne kadar 1107 terörist etkisiz hale getirildi. 23 Nisan’da başlatılan Pençe Şimşek ve Pençe Yıldırım harekatlarında ise toplam 124 terörist etkisiz hale getirildi. Teröristlerin inleri başlarına yıkıldı, yıkılmaya devam ediliyor. Oradaki bütün mağaralar, dereler, tepeler Mehmetçik tarafından tek tek kontrol edilmeye devam ediliyor."

YPG ve PKK arasında fark olmadığını da dile getiren Akar, şöyle konuştu:

"Bu durum, örgütün sözde elebaşlarından Sofi Nurettin'in etkisiz hale getirildiği son operasyonlarda bir kez daha görüldü. Daha dün YPG'nin başı olarak Suriye'de görev yaparken, bu terörist Mehmetçiğe nerede yakalandı? Irak'ın kuzeyinde, Gara'da yakalandı. Dolayısıyla bunların, YPG'nin, PKK'nın birbirinden farkı yok. Bunların farklı olduğunu, YPG’nin başka bir şey olduğunu söyleyenler aklımızla alay ediyorlar. Akıllarını başlarına toplasınlar. Bu kadar açık bir konunun tartışma konusu haline getirilmesi ahlaki değildir. Bu konuda bizim kararımız ortadadır. Bunu da herkesin görmesi lazım."

"Milletimizin hakkını çiğnetmeyeceğiz"

Ege, Akdeniz ve Kıbrıs'ta yaşanan bazı sorunlara dikkati çeken Akar, "Biz bu sorunların uluslararası hukuk çerçevesinde, iyi komşuluk ilişkileri içinde, Yunan komşularımızla beraber konuşarak, görüşerek barış içinde çözülmesinden yanayız" dedi.

Akar, Yunanistan’ın bugüne kadar yapılan çalışmalara yönelik provokasyonlarına devam ettiğini belirterek, şöyle konuştu:

"Yunan komşularımız eylem ve söylemleriyle bu yapılan çalışmaları, olumlu gidişatı provoke, sabote etmek için ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar. Bu yolun çıkar yol olmadığını kendilerine hatırlatmak istiyorum. Bu söylemlerle, tahriklerle, provokasyonlarla bir yere varmalarının imkanı yok. Bizim istediğimiz uluslararası hukuk. Siz uluslararası anlaşmalarda olan maddeleri nasıl inkar edersiniz? Biz uluslararası hukuktan, iyi komşuluk ilişkilerinden yanayız fakat hiçbir zaman da ülkemizin, milletimizin hakkını çiğnetmeyeceğiz, hiçbir zaman bir oldubittiye müsaade etmeyeceğiz. Bunu herkesin bilmesi lazım."

"Yunan komşularımız kendilerine güvensin, hamilerine değil"

Son dönemde Yunanistan’da sivil, asker bazı kişilerin tarihi hezeyanlarda bulunduğunu ifade eden Akar, şu ifadeleri kullandı:

"Türk tarihi çok açıktır, berraktır, şeffaftır. Bu milletin yüzü, alnı aktır. Bizim tarihimizde hiçbir şekilde bir soykırım söz konusu değildir. Dün Ermenistan, bugün Yunanistan kendilerine göre birtakım iddialarda bulunuyorlar. Bu tarihi tersten okumak demektir, bu hezeyandır. Bu doğru değildir, yalandır, yanlıştır ve müspet gidişi, iş birliğini, sorunların barışçıl yollarla çözümünü tahriptir, buna karşı bir harekettir. Dolayısıyla bu söylemlerinde, eylemlerinde Yunan komşularımıza bir daha doğruları ve gerçekleri konuşmaları konusunu kendilerine hatırlatıyorum. Türkiye'ye 'yayılmacı' diyenler tarihe baksınlar. 1821 ve günümüze kadar olan gelişmelere, haritaya baksınlar. Orada kimin yayılmacı olduğu, kimin nasıl yayıldığı çok açık ve net şekilde görülmektedir. Bu gerçekler ortada dururken Türkiye'yi yayılmacılıkla suçlamak, Türkiye'yi bir tehdit olarak göstermek büyük bir yanlıştır. Yunan komşularımız kendilerine güvensinler, hamilerine değil."

Yunanistan’ın Türkiye ile olan sorunlarını Türkiye-ABD, Türkiye-NATO, Türkiye-AB sorunuymuş gibi göstermeye çalışmaması gerektiğini vurgulayan Akar, "Bunun kimseye faydası yok. En büyük zararı da Yunanistan’a, Yunan halkına olacaktır. Bunun tarihte çok örnekleri var. Türkiye, tarihinde kimseye ne dün ne bugün zulüm etti. 1919'dan 1922'ye kadar tarihe bakıldığında neler yapıldığına dair çok canlı örnekler var. Bunu da yeri ve zamanı geldiğinde ortaya koymaya hazırız" dedi.