Başbakan Binali Yıldırım, ATO Congresium'da düzenlenen "8. Karayolu Trafik Güvenliği Sempozyumu ve Sergisi"nin açılışında yaptığı konuşmada, yolun sadece bir ulaşım alt yapısı değil aynı zamanda hayatı anlamlı kılma olduğunu belirtti.
Emniyet Genel Müdürlüğü 2003 trafik istatistiklerine göre yol kusurunun kaza sebeplerinin başında geldiğini, insan hatasının 4 ya da 5'inci sırada yer aldığını ifade eden Yıldırım, şöyle konuştu:
"Şimdi raporlara bakın, birincisi 'insan kusuru'. En güzel yolu yapabilirsiniz, en akıllı aracı yapabilirsiniz ama insanın hatasını önleyecek henüz bir alet icat edilmedi. İnsan hatasının her zaman trafik kazalarını azaltmada, artırmada birinci derecede rolü vardır. Demek ki insan hatasını azaltmanın hatta sıfıra indirmenin yolu eğitimden geçiyor."
"Sürücünün bilgisi polis olacak" 
Başbakan Yıldırım, bugüne kadar okullarda trafik derslerine ağırlık verildiği ancak bunun yeterli olmadığını belirterek, uygulamalı eğitimin daha da artırılması gerektiğine işaret etti.
Müfredatta, trafik güvenliği ve trafikle ilgili öğretici bilgilerin çok daha fazla yer alması gerektiğinin altını çizen Yıldırım, şunları kaydetti:
"Çünkü yavrularımızın küçük yaşta alacakları bu bilgiler, onlar büyüdüğü zaman, hayata atıldığı zaman, yollarda sürücü olduğu zaman hatırlayacakları ve uygulayacakları en büyük rehber olacaktır. Bizim, 200 milyon yolculukta her bir aracı tek tek her an nerede gidiyor, hata yaptı mı yapmadı mı diye denetleme şansımız yok. O halde her sürücünün, her vatandaşın kendi vicdanı, kendi bilgisi polis olacak. Ona göre denetleyicilere de uygulayıcılara da daha az iş kalmış olacak ki görevlerini en iyi şekilde yapsınlar. 
Durum buyken aynı zamanda İçişleri Bakanlığımızda da trafikle ilgili bölümü güçlendireceğiz, güçlendirmemiz gerekiyor. Çünkü Türkiye'de trafik yükü ve yolculuklar artıyor ve teknoloji çok gelişti, yol standartları çok arttı, buna uygun yapılanmayı yeniden gözden geçirmek gerekiyor. Bu konuda Bakanlığımızın atacağı adımları öncelikli olarak ele alacağız ve destekleyeceğiz."
"10 büyük projenin altısını Türkiye yaptı"
Yıldırım, son 10 yıl içerisinde dünyada bir krizin olduğuna işaret ederek, 2008'in sonunda başlayan bu krizin hala sürdüğünü dile getirdi.
Bu 10 yılda dünyada, 10 büyük proje başladığını hatırlatan Yıldırım, "Bunlardan 6 tanesini Türkiye yapmış. 10 dünya projesinin altısını yapan ülke Türkiye'dir. Nasıl yapmış, lideri Recep Tayyip Erdoğan'ın ve ekibinin sayesinde yapmış. Bilen de bilmeyen de konuşuyor. Dilin kemiği yok, freni de yok." dedi.
"Bugünlerde başka film çeviriyorlar"
Yıldırım şöyle devam etti:
"15 Temmuz'da mesafe alamayanlar, Türkiye'yi dize getiremeyenler, bu millete boyun eğdiremeyenler, bugünlerde başka bir film çeviriyorlar. 'Acaba ne yapar yaparız da 15 Temmuz'da beceremediğimiz işi sonlandırırız?' Ekonomiyle baskılarla kriz, kaos senaryolarıyla bu milleti dize getireceklerini zannediyorlar. Hiç boşuna heveslenmeyin. Bu millet Çanakkale'de, Kurtuluş Savaşı'nda, Anafartalar'da ve Kut'ül Amare'de dünyaya, emperyalistlere gereken dersi vererek bugünlere geldi. Bu bayrak, vatan, millet, devlet sevgisi bu milletin sinesinde olduğu müddetçe hiç kimse, hiçbir güç bu ülkeye hiçbir şey yapamaz."
"Hepimizin fahri görevi var"
Başbakan Yıldırım, 3 gün sürecek sempozyum ve serginin Türkiye'de trafik güvenliğinin ve trafik kazalarının azaltılmasına yönelik farkındalığın oluşmasına katkı sağlayacağını ifade etti.
Denetim görevinin sadece polislerden ve jandarmalardan beklenmemesi gerektiğine vurgu yapan Yıldırım, "Aslında hepimizin böyle bir fahri görevi var. Kıyakçılık olsun diye kırmızı ışıkta geçeni söylememek başka bir insanın hayatına mal olabilir. Onun için mutlaka ve mutlaka yoldaki bütün vatandaşlarımızın kurallara uymayanları gerekli mercilere bildirmesi lazım. Bu bir vatandaşlık görevi. Onun da ötesinde insanların hayatını kurtarmak için bir insanlık görevi. Bunu lütfen herkes yapsın." diye konuştu.