Türkiye, 15 Temmuz sonrası hem yurt içinde hem de yurt dışında terörle mücadelesini emin adımlarla sürdürüyor. FETÖ'nün darbe girşiminin ardından soruşturmaların ve diğer terör örgütlerine yönelik adımların sağlıklı yürütülmesi için OHAL ilan edilmiş, kamu dahil birçok yerde tasfiyeler başlamış, özellikle askeriyedeki örgüt yapılanması gözler önüne serilmişti.

15 Temmuz'da umduklarını bulamayanlar terör örgütü PKK ile Türkiye'deki saldırılarını artırarak, Türk-Kürt arasında bir çatışmanın ortaya çıkması için zemin oluşturma hazırlığına giriştiler. En son dün akşam Ankara'nın Rusya Büyükelçisi Andrey Karlov'a yönelik suikast ise karşı karşıya kaldığımız tabloyu gözler önüne seren nitelikte. 

'TERÖR EYLEMLERİ VE DİKTATÖRLÜKLER BİRBİRİNİ DESTEKLER' KARALAMASI

Cumhuriyet Gazetesi yazarı Emre Kongar, bugün köşesinde kaleme aldığı "Unutmayın!" başlıklı yazısında 15 Temmuz sonrası terörle mücadelede  soruşturmaların sağlıklı yürütülmesi için ilan edilen OHAL'i eleştirerek, darbe girişimi sonrasında yaşanılanları “Cumhurbaşkanlığı” denilen “Başkan-lık Rejimi” yutturmacaları, dayatmaları, pazarlıkları!" diye niteleyerek teröre karşı yürütülen mücadeleyi karalamak için kolları sıvadı. Ayrıca OHAL sonucu yaşanılanları diktatörlük olarak çarpıtmaya çalışarak "Terör eylemleri ve diktatörlükler birbirlerini destekler" ifadesini kullandı. 

İşte Kongar'ın o iddiaları: 

"15 Temmuz kalkışması; OHAL ilanı... İkinci Silivri trajedisi, Cemaat temizliği, muhalif medyaya baskılar, Cumhuriyet yazar ve yöneticilerinin hapsi... Dolmabahçe bombaları... Kayseri patlaması...Şehitler, yaralılar... HDP’ye saldırılar... CHP’yi suçlamalar... Suriye politikası, Halep, Kıbrıs sorunu... Hüsnü Mahalli’nin paldır küldür gözaltına alınması... KHK ile işlerinden atılanlar... Yükselen dolar... El konulan holdingler, işletmeler... “Cumhurbaşkanlığı” denilen “Başkan-lık Rejimi” yutturmacaları, dayatmaları, pazarlıkları! UNUTMAYIN: Terör eylemleri ve diktatörlükler birbirlerini destekler."