Fetullahçı Terör Örgütü'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili, sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyelerinin de aralarında yer aldığı 221 sanık hakkında açılan davanın üçüncü haftası sona erdi.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde görülen davalara Oğuz Dik başkanlık etti.

Darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlere ilişkin dava, 22 Mayıs Pazartesi günü başladı. Duruşmaların ilk haftasında 11, ikinci haftasında ise 10 sanık savunma yaptı. Üçüncü haftasında ise 13 sanığın savunma verdiği davada, şimdiye kadar 34 kişinin savunması alındı.

Genelkurmay çatı davasında üçüncü hafta, Genelkurmay Başkanlığı Özel Kalem Müdürlüğünde görevli eski Kurmay Albay Osman Kılıç'ın savunmasıyla başladı. Kılıç, bir avukatın "Fetullah Gülen'in FETÖ'nün lideri olduğunu kabul ediyor musunuz?" sorusuna, yorum içerdiği için cevap vermek istemediğini söyledi.

Darbe girişimi gecesi sanıklarla yaptığı telefon görüşmeleri kayıtları bulunan Kılıç, telefonuna ait o geceki HTS kayıtlarını kabul etmedi, telefonunun saat 23.30'dan sabah 07.00'ye kadar elinde olmadığını savundu.

"Konu, kumpas, bir emri yanlış anlamaktan kaynaklı"
Kılıç'ın ardından sözde Yurtta Sulh Konseyi üyeleri arasında ismi geçen sanık eski Şırnak Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Ali Osman Gürcan savunma yaptı.

Şırnak'taki birliğini darbe girişimi gecesi Ankara'ya getirmeye çalıştığı belirtilen Gürcan, savunmasında, "Konu, kumpas, bir emri yanlış anlamaktan kaynaklı ama gerçeği anlayınca kimsenin burnunu kanatmadan dönmeye çalışmaktan ibarettir." dedi.

Ankara'da Adil Öksüz liderliğinde darbe planlamalarının yapıldığı toplantılara katılmadığını öne süren Gürcan, sözde Yurtta Sulh Konseyi üyeliği ve örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'u kullandığı yönündeki iddiaları da kabul etmedi.

Telefon görüşmelerini inkar etti
Davanın salı günkü celsesinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın eski Özel Kalem Müdürü Kurmay Albay Ramazan Gözel hakim karşısına çıktı.

Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak'ı da Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar ile görüştürme bahanesiyle karargaha çağırarak derdest edilmesini sağladığı belirtilen Gözel, hakkındaki iddiaları reddetti.

Gözel, darbe girişiminin yaşandığı akşam, ABD'de Pentagon ile bazı askeri ve güvenlik birimlerinin bulunduğu Washington DC, Belçika'daki NATO merkezi ve İngiltere Büyükelçiliği ile yaptığı telefon görüşmelerini inkar ederek, söz konusu görüşmelerin başkaları tarafından, özel telefonu üzerinden yapılmış olabileceğini savundu.

Halkın darbecilere karşı mücadelesi generali şaşırtmış
Sanık eski Kara Kuvvetleri Komutanlığı Personel Plan ve Yönetim Daire Başkanı Tuğgeneral Ahmet Bican Kırker de savunmasında, halkın darbecilere karşı organize şekilde mücadele etmesi karşısında büyük şaşkınlık yaşadığını dile getirerek, "Halkın demokrasi bilincini alkışlıyorum." ifadesini kullandı.

Etimesgut Zırhlı Birlikler Okul Komutanlığına giderek komutayı ele alıp mevcut tümen komutanı Tümgeneral Erdoğan Akyol'un derdest edilmesi emrini verdiği belirtilen Kırker, zırhlı birliklerin darbe teşebbüsü içinde yer almadığını öne sürdü.

FETÖ/PDY ile hiçbir bağı olmadığını iddia eden Kırker, ayrıca sözde Yurtta Sulh Konseyi üyesi olduğunu da reddetti.

Boğaz Köprüsü'nü kapattıran general
Sanıklardan eski İstanbul 2. Zırhlı Birlik Tugay Komutanı Tuğgeneral Özkan Aydoğdu da savunmasında, darbe girişiminin yaşandığı akşam, Boğaz köprüleri başta olmak üzere İstanbul'un kritik yerlerini tutması için zırhlı birliklere emir verdiğini kabullenerek, olası terör saldırısına karşı böyle bir hamlede bulunduğunu öne sürdü. Aydoğdu, tankları çevik kuvvete neden gönderdiğine ilişkin soruya, "Polislerin güvenliğini sağlamak için gönderdim." yanıtını verdi.

Aydoğdu, sözde Yurtta Sulh Konsey üyeliğini kabul etmediğini, bu oluşumda adı geçenlerle ilişkisinin bulunmadığını savundu.

Kendi parmak izini inkar etti
Duruşmada çarşamba günü, İstanbul'daki eski Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Kurmay Başkanı Tuğamiral Ömer Faruk Harmancık da hakim karşısına çıktı.