Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD temaslarını bitirmeden önce medya mensuplarının sorularını yanıtladı. Erdoğan, iki ülke arasındaki sorunların çözümü için ABD Başkanı Trump'ın samimi bir çaba içinde olduğunu belirtti.

F-35 uçakları hakkında konuşan Erdoğan, "Temennim odur ki çalışmalar sonunda olumlu bir netice alırız. Fakat ben burada Trump’ı çok daha olumlu gördüm. Yaklaşımlarında daha yapıcı gördüm" dedi.

Cumhurbaşkanı, S-400’ü tamamen kaldırma teklifini doğru bulmadıklarını kaydetti.

ABD ziyaretine ilişkin değerlendirme yapan Erdoğan şunları kaydetti:

“ABD ziyaretindeki görüşmelerimizde Suriye’deki gelişmeler, ABD ile vardığımız 17 Ekim mutabakatı, PKK/YPG terör unsurlarının bölgeden tamamen çıkartılması, DEAŞ’la mücadele, DEAŞ’lı tutukluların durumu, siyasi sürecin ilerletilmesi, güvenli bölgenin kurulması, S-400, Patriot ve F-35 programı, NATO’daki dayanışmamız, 3-4 Aralık’ta Londra’da yapılacak olan NATO Liderler Zirvesi ve genel olarak terörle mücadele konuları üzerinde yoğunlaştık. FETÖ konusunu da ayrıca konuştuk. Tabi ABD’deki siyasi ortamı da ele aldık.

Bu sorunların karşılıklı saygı ve milli çıkarlar temelinde çözümü için Sayın Trump’ın samimi bir çaba içinde olduğunu söyleyebilirim. Trump’a karşı olan çevrelerin ilişkilerimizin bozulması için yoğun bir çaba içinde olduğunu da ifade etmemde fayda var. 1915 olaylarıyla ilgili tasarının bir yaptırım yasasıyla birlikte Temsilciler Meclisi’nden geçirilmesinin temel sebebi de zaten bu. Özellikle Ermeni meselesi ve 1915 olaylarıyla ilgili olarak hem Sayın Trump’a hem Beyaz Saray’da buluştuğumuz senatörlere detaylı bilgi verdim ve tarihi hadiselerin siyasileştirilmesinin büyük bir hata olduğunu kendilerine anlattım.

Sayın Trump’ın Oval Ofis’e davet ettiği beş senatöre Suriye’deki durumu, YPG’nin bir terör örgütü olduğunu ve S-400 konusunu anlatma imkanımız oldu. 

Patriotları almaya hazır olduğumuzu Sayın Trump’a söyledim. F-35 programının müşterisi değil ortağı olduğumuzu da kendilerine hatırlattım. Biz NATO’nun ikinci büyük ordusuna sahibiz. Amerika ile de güçlü ilişkilerimiz var. Fakat savunma kaynaklarımızı çeşitlendirmek de ulusal çıkarlarımızın ve egemenlik haklarımızın bir gereğidir. “S-400’ü de savunma sistemlerimizin içerisinde önemsiyoruz. Uygun şartlarda verecekseniz biz Partiotları da alabiliriz” dedik. “Patriotları alırken S-400’ü tamamen kaldırma teklifini biz egemenlik haklarımız üzerinde bir tasarruf olarak görüyoruz ve kesinlikle doğru bulmuyoruz. Aynı şeyi Yunanistan için bugüne kadar hiç söylemediniz. Şu anda Yunanistan’da S300 var. Orası için hiç böyle bir ses çıkmadı. Orası için böyle bir adım atmıyorsunuz.” dedik. Dolayısıyla bu konudaki tavrı biz, özellikle egemenlik haklarımız üzerinde bir tasarruf olarak görüyoruz.

Bu kadar ısrarı görünce S-400 meselesinin çözümü için dedik ki “Gelin bizim tarafta İbrahim Bey, öbür tarafta ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı O'Brien birlikte NATO’nun koordinatörlüğünde savunma bakanlıklarımızı da devreye sokmak suretiyle bir çalışma başlatalım ve bu çalışmanın neticesinde durumu görelim.” Çünkü diyorlar ki “S-400 F-35’le koordineli bir savunma sistemi değil.” Zaten F-35’i vermiyorsun ki. Bu da ayrı bir olay. 2 milyar 400 milyon dolar bir total fiyatı var. Biz şu ana kadar 1 milyar 400 milyon dolarını ödemişiz ve siz bize daha bir tane F-35 vermiş değilsiniz. Hep söylediğimiz şey şu; biz müşteri değil ortağız. Şu anda bu görevlendirmeyi yaptık. Temennim odur ki çalışmalar sonunda olumlu bir netice alırız. Fakat ben burada da yine Trump’ı çok daha olumlu gördüm. Yaklaşımlarında daha yapıcı gördüm.

Heyetler arası görüşmede ise özellikle 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine nasıl ulaşacağımızı, Halkbank meselesini ve karşılıklı yatırımların teşvik edilmesi konularını da ele aldık.

Amerika’da ülkemiz aleyhine oluşturulan siyasi iklimin hangi saiklerle yapıldığını ve arkasında kimler olduğunu biliyoruz. Dezenformasyon faaliyetlerine karşı haklı tezlerimizi her platformda anlatmaya devam edeceğiz. Bu hususlar dikkate alındığında ziyaretimizin genel manada olumlu geçtiğini söyleyebilirim. Görüş ayrılıklarını aşmanın yolu, doğru bilgiye dayalı sağlıklı diyalogdur. Bu alandaki çalışmalarımıza da ara vermeden devam edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gazetecilerin sorularına verdiği yanıtlar...

"CIA, TERÖRİST OLDUĞUNU SÖYLÜYOR"
 
Terörist Mazlum Kobani ile ilgili bir de CIA belgesinden bahsettiniz. Bu ilk defa açıkladığınız bir şeydi? O belgenin içeriği neydi, ona nasıl tepki gösterdiler?

Tabi bu gizli bir belge. CIA Ferit Abdi Şahin’in nasıl bir terörist olduğunu belge ile bizim istihbarat teşkilatımıza gönderdi. Biz de “Buyurun, biz söylemiyoruz, CIA sizin istihbarat teşkilatınız, size onun evrakını veriyoruz” dedik.

"YILMADAN TAKİP EDECEĞİZ"

FETÖ’nün ABD tarafından himaye edilmesine son verilmesi konusunda eskiye nazaran farklı bir tutum söz konusu mu, bir değişiklik gözlemlediniz mi?

5 senatöre ve kendisine bu konuyu izah ettim. Zaten basın toplantısında da bütün dünyanın gözü önünde söyledim. Ama şu an itibarıyla hala bizim beklediğimiz noktada değiller. Söylediklerinde elle tutulur bir şey yok. Biz şimdi yine bütün adli deliller ile dosyaları kendilerine verdik. Adalet bakanlıkları arasındaki görüşmeler hala devam ediyor, edecek. Yılmadan usanmadan takip edeceğiz.