İslam İşbirliği Teşkilatı (İTT) tarafından düzenlenen "Müslüman Gençliğin Durumu" konulu uluslararası panelde, Müslüman gençliğinin sorunları ve çözüm önerileri tartışılırken Kudüs’ün de önemine tekrardan değinildi. Düzenlenen panelde konuşmacı olarak Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Azerbaycan Gençlik ve Spor Bakanı Azad Rahimov, Katar Kültür ve Spor Bakanı Ghanem al Ali ile Filistin Gençlik Spor Bakanı Jibril Rajoub yer aldı.

“Kudüs’ü yalnız bırakmayacağız”

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Gençlik Forumu Başkanı Elşad İskenderov, Kudüs'ün "gençlik başkenti" yapılması konusunda desteklerini sürdüreceğini belirterek “Filistin halkıyla uluslararası dayanışmayı bir kez daha göstermek istiyoruz. Burada düzenlenen paneli Kudüs'ü yalnız bırakmamak için atılan bir adım olarak görüyoruz. Bizler, Müslüman gençlere daha iyi bir gelecek hazırlamak için çalışıyoruz. Eğer birşeyleri başarmak istiyorsak gençleride bu işe dahil etmeliyiz" dedi. 

“İslam çoğrafyasının geleceği gençlerin elinde”

İskenderov, Müslüman gençlerin zorluklar karşısında daha dirençli olmaları gerektiğini vurgulayarak, İslam coğrafyasında yaşanan zorluklara karşı gençlerin mücadele etmesi gerektiğini savundu. İskenderov İslam coğrafyasının geleceğini gençlerin beliryeceğini belirterek, "İslam çoğrafyasının yaşadığı zorukları ancak Müslüman gençler ile aşabiliriz. Bizler gençler ile köprü kurmalıyız. Ortak sürdürülebilir gençlik politikaları ortaya koymaya çalışarak suni engellere karşı mücadele etmeliyiz. Farklı açılardan gelen karşıt kampanyalarla da karşılaştık ama bunların üstesinden gelebilmek için temel misyonumuzdan yani gençlere hizmet etme misyonumuzdan sapmamak için elimizden geleni yaptık. 10 yıl önce kurulan bir örgüt olarak 46 İİT üye ülkesinde çalışmalarımızı devam ettiriyoruz." dedi.



“En büyük tehlike İslamofobi”

İslam İşbirliği Teşkilatı tarafından düzenlenen "Müslüman Gençliğin Durumu" konulu uluslararası panele katılan Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak İslam coğrafyasının teklikede olduğunu belirterek “Şu anda karşılaştığımız bir tehlike var; İslamofobi. Bizim bunu değiştirmemizin yegane yolu Müslüman gençlerimizin ortaya koyacağı performans. Bizlere yakıştırılmaya çalışılan o imajı, o kötü yaklaşımı yıkmak için çok çalışacağız. Bunu nasıl yapabiliriz? Bunu sporla yıkabiliriz. Sporu ortak bir kültür olarak kullanabiliriz. Üniversitelerimizdeki, bilimdeki başarılarımızla İslam'ın ne kadar geniş bir kültür olduğunu, bir güç olduğunu ortaya koyabiliriz." dedi.

“Her yıl düzenli olarak % 5 büyüdük”

Bakan Bak, AK Parti iktidarlarıyla birlikte her yıl yüzde 5'in üzerinde büyüyerek çok önemli bir potansiyele erişen Türkiye'de yaptıkları en önemli işlerden birinin gençlere yatırım olduğunu söyledi.

"Şu anda ülkemiz, bölgesinde çok ciddi gelişme gösteren, özellikle başta enerji sektörü ve turizm olmak üzere ciddi yatırımlar yapan ve yabancı sermayeyi çeken bir konumda." diyen Bak, Türkiye'nin son yıllarda çevresinde yaşanan olaylara rağmen, büyümeye devam ettiğini aktardı.

“İş kurmak isteyen gençlere büyük destek verdik”

Bakanlık olarak gençler için yaptıkları çalışmalara değinerek, özellikle teknolojik konular başta olmak üzere eğitimler verildiğini anlatan Bak, konuşmasına şöyle devam etti:

"En önemli gücümüz olan gençlere yaptığımız bir yatırım da üniversitelerimizin sayısını yaklaşık 200'lere ulaştırarak ülkemizde ciddi bir eğitim seferberliği yaptık. Hükümetimiz işsizliği azaltmak için de geçen yıl, iş kurmak isteyen gençlere 50 bin TL'ye kadar karşılıksız kredi verdi. Ülkemizde , üniversite mezunu gençlerin ciddi bir girişimcilik ruhu var. Bugün dünyanın her tarafına giden uçaklar da, Türk girişimcisini, mal satmak, ticaret yapmak için gezdiğini görürsünüz."

"Güçlü bir nesile ihtiyacımız var"

Gençlik ve Spor Bakanı Bak, hem bilimde hem kültürde güçlü bir nesle ihtiyacı olduğunu vurgulayarak yatırım yapmak zorunda olduğumuzu belirtti.

Müslüman gençlerin artık İletişim çağında bulunulduğuna dikkat çeken Bak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Üniversitelerde kurulan teknik merkezlerle yeni konulara ve yeni girişimlere destek veriyoruz. Yazılımlar konusunda çalışmalar yapıyoruz. O yüzden Bakanlığımız bünyesinde, yetiştirdiğimiz bu gençlere üniversitelerdeki ve endüstrilerde ki projelerine destek veriyoruz. Bizim bu jenerasyona, bu gençlere yatırım yapmaktan başka yolumuz yok. İktidara geldiğimizde çok düşük olan Ar-Ge oranını en az 10-15 kat artırdık. Çünkü araştırmadan, geliştirmeden yeni teknolojilere ulaşmadan yüksek teknoloji ayağına geçemiyorsunuz. Bizim üretmeye, yeni teknolojiler geliştirmeye, rekabet etmeye ihtiyacımız var. Bulunduğumuz coğrafyanın şartları bunu gerektiriyor. Güçlü olmamız gerekiyor."



"Dünyayı bilgiye ulaşanlar yönetecek"

Okumadan fikir sahibi olunamayacağını ve bilgiye ulaşılamayacağını dile getiren Bak, "Bakanlık bünyesinde Türkiye çapında yaklaşık 280 gençlik merkezinde gençlerimize oluşturduğumuz kütüphaneler ile, organize ettiğimiz etkinliklerde kitap okuyarak okuma alışkanlığını geliştirecek çalışmalar yapıyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullarımızda okuma saatleri, özellikle yapılmaya çalışılıyor ve başarının sırrının burada." olduğunu söyledi.

Bakan Bak, hayallere okuyarak ulaşılacağını, bunun başarılamadığında istenilen noktaya gelinemeyeceğini aktardı.

“Başarının sırrı; zamanı, parayı ve insanı yönetmekte”

Zamanın iyi kullanılması, yönetilmesi gerektiğinin altını çizen Bak, "Başarının sırrı; zamanı, parayı, insanı yönetmekte. Artık gençlerimiz zamanı, parayı ve insanı yöneterek başarıya ulaşmalılar. Bizlerde birlikte olmalıyız. Güçlenmeliyiz. İşte en büyük gücümüz olan gençlerimize inanmalıyız, onlara destek olmalıyız. Dolayısıyla biz Türkiye Cumhuriyeti olarak, Cumhurbaşkanlığımızın önderliğinde gençlerimize yatırım yapmaya devam edeceğiz. Müslüman gençlerin daha güçlü olması için, hem geçmişini hem geleceğini iyi tanıması için her türlü organizasyona destek olacağız." diyerek sözlerine son verdi.