Müslüman hayatın bir parçasıdır. Ne zaman kendisini parçası olduğu bu hayattan koparmadan soyutladı insan o zaman Rabbine yaklaşacak adımları atmış olur.

Dünyayı bütün mevcudatıyla dönüp dolaşırken içerisinde yer alıp aynı düzlükte ilerleyen insan da bu rehavete kendini kaptırmakta, ilerleyişin içerisinde benliğini unutmaktadır. 

Bu unutkanlık yediden yetmişe küçükten büyüğe, tüm İslam alemini kapsamakta ve yakından ilgilendirmektedir.

Sırrın kendinde olduğunu unutmak başlı başına yeni musibet ve belaların cereyan etmesinin kapısını aralar. Bunun farkında olmamız gerekir. Ve hatta daima farkında olunmalı. Yoksa insan baskın duyguların esiri olur. Rengini değiştirir. Müslüman olma kimliğinden sıyrılıp, akla hayale sığmayan işlerin altına imza atan illet ve kötü bir sonuç olur.

Kimlik bilgileri ve karakter yapısı asırlar önce belirlenmiş bir kimliğin üstüne yeni veya farklı yapılar hatta farklı fikirler inşa etmek, ne insanlığın altyapısına uyar ne de gaye diye çıktığı bu yolcuğun onuruna.

Nereden geldiğini, nasıl geldiğini, nereye gittiğini ve sonucun ne olduğunu unutmamalı insan. Ve sürekli kendine sormalı.

İyi bir kul nasıl olmalı diye?

Müslüman mütevazi olmalı. Nefsinin aklının önüne geçmesine izin vermemeli. Kibirli olmamalı mesela. Kem gözle bakmamalı olup bitene. Kendisinde olmayan şeyin başkasında olduğunu gördüğünde nazar etmemeli mesela. Hayır dua etmeli, en çok sevdiklerine.

Vakur duruşlu olmalı müslüman. Önce sözünün arkasında durmalı. Verdiği sözünden caymak bir kenara aklının ucundan dahi bu yoldan dönmeyi geçirmemeli. Çünkü erdemliğin ilk adımı budur.

Mesela ileri görüşlüdür müslüman. Her alanda kendini geliştiren ve gelişendir. Çevresinde çığır açan ve de fayda veren ilimlerin peşinde dirsek çürütüp toplumun refahı için mücadele edendir müslüman. Tabi bunları yaparken bir karşılık beklemeyendir. Ve bilir ki bu yaptıklarının karşılığını misliyle rabbinin ona vereceğini bilir.

Kalp kırmaz müslüman. Kötü söz sarf etmez. Gönüller yapmak için dünyaya geldiğini de bilir. Müslüman en çok Mazlumun yanında zaliminde tam karşısındadır. Haksızlık ve hukuksuzluğun karşısında bir set, mazlum ve güçsüzlerin her zaman yanında ve arkasındadır.

Müslüman kimdir nedir ne değildir diye sayfalarca yazsak ne yerini tam ifade edebilirim, ne de tam karşılığını bulmuş olurum.

Gönül ve kalbin kötü dediği, uzak dur dediği her türlü şeyden sıyrılan yada sıyrılmaya çalışandır müslüman.