Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Üsküdar'daki Vahdettin Köşkü'nden 'Ergene Çevre Koruma Projesi, Derin Deşarj Hattı B Tüneli Işık Göründü Merasimi'ne videokonferans yöntemiyle katıldı.

Erdoğan, kıdem tazminatına yönelik "Amacımız işçilerin kıdem tazminatı hakkını, birilerinin insafına bırakmadan, kalıcı bir sisteme bağlamaktır" açıklamasını yaptı.Ucuz Sex Hattı Telefonda Canlı Ucuz Sohbet Hattı ile en Uygun Ucuz Sex Hattı deneyimini yaşayıp Sohbet Hattı Ucuz 7/24 arayabileceğiniz Seksi Azgın Kadınları tanıyın.

"KÖTÜ GİDİŞATI DURDURMAK İÇİN EYLEM PLANINI DEVREYE ALDIK"

Erdoğan, Türkiye'nin 25 nehir havzasından biri olan Ergene Havzası'nın 1,5 milyon vatandaşa ev sahipliği yaptığını dile getirerek, bu havzada pek çok tarım ürünü yetiştiğini kaydetti.

Erdoğan, şöyle devam etti:

"Havzanın korunmasıyla ilgili yatırımlar öncelikle yerel yönetimlerin sorumluluğudur. Bölgedeki yerel yönetimler maalesef senelerce bu havzanın korunması konusunda gereken hassasiyeti göstermedi. Plansız şehirleşme ve sanayileşmenin sonucu olan yetersiz altyapı ve endüstriyel atık suların arıtılmadan nehre verilmesi gibi sıkıntılar sebebiyle Ergene'nin su kalitesi bozuldu. 2003'e gelindiğinde nehirdeki kirlenme artık çok ciddi boyutlara ulaştı. Sonuçta karşımıza insan sağlığı başta olmak üzere bütün canlılar için tehlike oluşturan vahim bir tablo çıktı. Biz bu kötü gidişatı durdurmak için Ergene Havzası Eylem Planı'nı devreye aldık. İlgili tüm kamu kurumlarının dahil olduğu bu planı yaklaşık 2,5 milyar liralık bir harcamayla ve kararlılıkla hayata geçirdik."

Plan kapsamında bugüne kadar 395 kilometrelik dere yatağının temizlendiğini anlatan Erdoğan, nüfusu 10 binin üzerindeki 12 yerleşim yerinde ileri biyolojik atık su arıtma tesisi, 38 yerleşim yerinde ise kanalizasyon sistemi inşa edildiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, taşkınlara yönelik tedbirlerin de alındığını belirterek, "Toplam 1 milyon 238 bin dekar alanı sulayacak, 25 sulama projesinden 24'ü hizmete girdi." dedi.

Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü;

Tekirdağ'da yer alan 5 adet müşterek arıtma tesisinden Muratlı Organize Sanayi Bölgesi'ndekini devreye aldık. Ergene 1 ve Çorlu 1 Organize Sanayi Bölgesi arıtma tesisleri de önümüzdeki ağustos ayında faaliyete başlayacak. Ergene 2 Organize Sanayi Bölgesi Arıtma Tesisi'ni de inşallah bu sene içinde tamamlayacağız.

"TÜRKİYE DÜNYADA BU MAKİNELERİ ÜRETEN 8 ÜLKEDEN BİRİ"

Türkiye'nin dünyada bu makineleri üretebilen 8 ülkeden biri olduğunu vurgulayan Erdoğan, rakiplerin hepsinin de gelişmiş ülkeler olduğunu anlattı. Erdoğan, çapı 3,25 metre olan 12 bin parçalık bu devasa makineyi de Türk mühendislerinin tasarladığını ve Türk firmasının ürettiğini dile getirdi.

Erdoğan, "İlgili tüm kamu kurumlarının dahil olduğu bu planı (Ergene Havzası Eylem Planı) yaklaşık 2,5 milyar liralık bir harcamayla ve kararlılıkla hayata geçirdik." dedi.

AVRUPA'NIN EN BÜYÜK ÇEVRE PROJESİ

Bugün inşasını bitirdikleri tünele atık suyu aralık ayında vereceklerini, projenin diğer tünelinin de ekim ortası gibi tamamlanacağını ifade eden Erdoğan, bu tünele de Mart 2021'de su verileceğini, böylece ülkenin ve Avrupa'nın en büyük çevre projelerinden birini hayata geçireceklerini söyledi.

Erdoğan, "Yaptığımız bu yatırımlarla Ergene Nehri'nin su kalitesini önemli ölçüde iyileştirecek ve suyun temiz akmasını sağlayacağız." ifadelerini kullandı.

"TAVİZ VERMEDEN HEDEFİMİZE YÜRÜMEYE KARARLIYIZ"

Salgına rağmen ilk 5 ayda sadece organize sanayi bölgelerinde 520 yeni fabrikanın açıldığını, gıdadan kimyaya, mobilyadan makine imalatına varıncaya dek farklı sektörlere odaklanan bu fabrikalar için özel sektörün 8 milyar liralık yatırım yaptığını aktaran Erdoğan, "Yine ilk 5 ayda özel sektörü, yatırımlarını desteklemek üzere 67 milyar liralık yatırım teşvik belgesi düzenledik. Bu yatırımların hayata geçmesiyle 110 bin vatandaşımıza yeni iş imkanları doğacaktır." şeklinde konuştu.

"Tüm öncü göstergeler, ülkemizin çok ciddi bir sıçramanın eşiğinde olduğuna işaret ediyor." diyen Erdoğan, "Yatırımdan, üretimden, büyümeden, istihdamdan asla taviz vermeden hedeflerimize doğru yürümekte karalıyız." ifadelerini kullandı.

Erdoğan "Mart ayında başlayan, nisanda tüm ağırlığıyla süren, mayıstan itibaren yavaşlayan bu salgın sürecindeki kayıplarımızı kısa sürede telafi edebileceğimize inanıyorum." dedi.

KIDEM TAZMİNATI KALICI SİSTEME BAĞLANACAK 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, fırsatların şimşek gibi olduğunu belirterek, "Çakar ve kaybolur derler. Ayağımıza gelen fırsatı değerlendirmek için ülkemizin potansiyelinin tamamını harekete geçirmek mecburiyetindeyiz." dedi.

Bunun yolunun ise birliğe, beraberliğe, kardeşliğe sahip çıkmaktan geçtiğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin özellikle son 7 yılında yaşadığı tüm saldırıların, birliğini, beraberliğini, kardeşliğini hedef alması bu yüzdendir. Bugünlerde yine birileri çeşitli bahanelerle aynı senaryoyu tedavüle sokmaya çalışıyor. Mesela son dönemde işçiden işverene tüm kesimleri huzursuz edecek, asılsız dedikodular yayılıyor. Biz ülkemizin sanayisini, ticaretini, üretimini, ihracatını artırma çabası içindeyken, aynı zamanda işverenlerin ve çalışanların sorunlarına köklü çözümler getirmeye çalışıyoruz. Kıdem tazminatı konusu da bunlardan biridir. Her bir işçimizin kazanılmış hakkını korumak bu ülkenin Cumhurbaşkanı ve kendisi de işçilikten gelen bir ferdi olarak en başta gelen görevimizdir. Amacımız işçilerimizin kıdem tazminatı haklarını birilerinin insafına bırakmadan kalıcı ve garantili bir sisteme bağlamaktır.

Hep söylerim, işveren sendikaları, işçi sendikaları gelin bir araya bu konuyu kendi aranızda halledin. Kendi aranızda halledemeyip bunu eğer 'Kabine halletsin.' diyorsanız ha burada art niyet vardır. Kusura bakmayın, böyle bir art niyete ne Cumhurbaşkanı olarak şahsım ne de kabinemiz alet olamayız. Niye kendi aranızda bu işi çözmüyorsunuz? Niye kendi aranızda bunu halledemiyorsunuz? Kendi aranızda halledemeyip ondan sonra bizleri işçimizin ve işverenin karşısında zor duruma düşürmek veya kötü durumda bırakmak mı istiyorsunuz? Bugüne kadar attığımız her adımda nasıl emekçi kardeşlerimizin yanında yer almışsak, bu konuda da aynı anlayışla hareket edeceğiz."