Bunca nebatat, bunca nimet boşuna mu yaratıldı zahir? Elbette hayır. Hiçbir şey boş yere yaratılmadı. Ve hiçbir şey gereksiz değil.

En küçük bir canlının bile görevinin önemsiz olmadığı, aksine mühim bir amaç uğruna caba sarf ettiği ve bir görevi olduğu aşikar bir durumdur.

Bu bilinç içerisinde olmak ise müslüman için önemlidir. Kendisinin dahi bir amaç olarak yaratıldığı bilincinde olması bununla birlikte diğer canlıların amaç ve araç olduğunu idrak etmesi kulluğunun bilmesi gerektiği vazifelerindendir.

Belki de günümüzde yapılan hatalardan birisidir kategorize etmek. Sınırlayıp küçük anlam derinliğine hapsetmek. Kategoriye ayırmakla nimetin tanımını içinde taşıdığı o ihtişamlı sanatı sınırlandırmak ancak insanın kavrayabileceği için icat edilmiş bir izah türüdür. Öğrenilmiş bir gerçektir ki, dünya yüzeyinde yer alan tüm bu sayısız nimetlerden istifade etmek her insan içinde gerekli bir durumdur.

Vazife sadece bilmek midir? Hayır. Sadece bilmek eksik kalır. Nasıl ki her müslüman için ilim farz ise öğrendiğiyle amel etmesi gerekmektedir. İşte şükürde bunun bir parçasıdır. Bunca nimet karşısında bilinçli olup yaratana hamd etmemiz gerekmektedir.

Her yol tek doğruya çıkar. Nimetler karşısında kulun acziyetini göstermesi bir şükürdür. İbadet bir şükürdür. Birçok yol vardır kişinin yaratıcısına borcunu ödemesi için. Şükür aslında bir Müslümanın üzerinde bir borçtur. Çünkü şükür Allah’a borcunu ödemek için kişiye yüklenmiş bir borçtur.

Nasıl mı? Verdiği nimet sadece yemek, bitki ahşap canlı m? Değil tabi ki.

İnsan için şükür göz içinde yapılmalı. O gözlerimiz olmasa daima karanlık içerisindeyiz. Önümüzü göremeyiz ağzımıza gelen nimetin ne olduğunu bilmeyip her türlü tattan tiksiniriz.

Sesleri işitmeye yaratan kulak için şükretmeli insan. Sevdiklerimizin seslerini işitmenin değerini iyi bilmemiz gerekir.

Koku alma duyusunun olduğunu, elimizin, ayağımızın, dilimizin, hatta parmaklarımızın eklem yerlerimizin kusursuz şekilde çalıştığı için şükür halinde olmalıyız.

Kul daime hamd içerisinde olmalı. Elindeki bunca nimetin bize ücretsiz olarak verilmesi karşılığında şükür bilinci içerisinde olmalı. Bunu üzerine ağır bir yükmüş gibi kenara itip şükürsüz dairesi içerinde olmamalı.

Dünya hayatında bile kendisine bedava ve dahi karşılıksız bir şeylerin verilmediğini görmesine rağmen vücudunda kusursuz nimetler için Allah-u Teala’ya şükür halinde olmak çok olmamalı; aciz bir insan için.