CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu ile tutuklu CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'nun eşi Oya Berberoğlu'nu Bakırköy'deki evinde ziyaret etti.

Kılıçdaroğlu, ziyaretin ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. 

ABD'nin Türkiye'ye karşı aldığı yaptırım kararına ilişkin soru üzerine Kılıçdaroğlu, "Amerika'nın aldığı karar Türk halkının onurunu rencide ediyor. Eğer bir sorun varsa, oturulur, görüşülür, konuşulur bu sorun. İki bakanla ilgili alınan kararı doğru bulmuyoruz." değerlendirmesini yaptı. 

Kılıçdaroğlu, dün gece parlamentoda bu konuda hazırlanan ve parlamentonun iradesini yansıtan bir bildiriye CHP olarak da imza attıklarını hatırlattı. 

Türkiye'nin ABD'nin müttefiki olduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Müttefiklik ilişkilerinin, sağlıklı bir zeminde ve anlaşmayla çözülmesi gerekir. 15 Temmuz darbe girişimini yaşadık. Bu darbe girişiminin arkasında Pensilvanya'da oturan kişinin olduğunu hep beraber biliyoruz. Türkiye'nin iade talebinde bulunması son derece doğal. Burada yanlışlık, 'ver papazı, al papazı' söyleminden büyük ölçüde kaynaklanıyor. 

Biz, Türkiye'de yargının bağımsız olduğunu ifade ediyoruz. Bağımsız olması gerektiğini ifade ediyoruz ama bu ülkede en önemli koltukta oturan kişi, yargının bağımsız olmadığını, 'sen onu verirsen ben de bunu sana verebilirim algısını karşı tarafa yerleştirdi. Son derece tehlikeliydi ve doğru olmayan bir cümleydi. O cümlenin maliyetini yaşıyoruz."

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün açıklamalarını dikkatle izlediklerini belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Sayın Adalet Bakanı da gerekli açıklamaları yaptı. Yapmamız gereken şu, mütekabiliyet denilen bir kural vardır dış politikada. Yani bir devlet bana hangi kuralı uyguluyorsa ben de aynı kuralı o ülkeye uygularım. Yapılması gereken mütekabiliyet kurallarına uygun olarak Amerika'daki iki bakan hakkında, onların bizim bakanlar hakkında aldıkları kararların aynısını almaktır. Biz bunu bekliyoruz hükümetten. Bunu yapabilirlerse o zaman kozlar eşitlenmiş olur. Ayrıca bunun soğukkanlı bir biçimde takip edilmesi lazım."

Bu durumun iki ülke açısından da olumsuz sonuçlar doğurabilecek bir sürece evrilebileceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Biz bütün ülkelerle iyi ilişkiler geliştirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Temelini de oluşturan Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal'in 'Yurtta barış, dünyada barış' söylemidir. Barıştan hiç kimse zarar görmez ama bize yönelik bir hareket olursa, aynı çerçevede ve aynı ağırlıkta onlara cevap vermemiz gerektiği de dış politikanın da ve ülke onurunu korumanın da doğal sonucudur." değerlendirmesinde bulundu.

"Beklediğimiz karar gelmezse bir üst mahkeme var"

Berberoğlu'nun durumunun sadece Türkiye'nin sorunu olmadığını anlatan Kılıçdaroğlu, şu değerlendirmede bulundu:

"Olay, bir Enis Berberoğlu olayı olmaktan da çıkmış. Olay bir demokrasi sorunu, bir demokrasi olayı. Yasama organının iradesinin, yargı organı tarafından yok sayılması asla kabul edilemez. Güçler ayrılığı ilkesine de aykırıdır zaten bu. Bu bağlamda umuyoruz ve diliyoruz 17. Ceza Dairesi, yargının hatasını düzeltir ve sorun da bir anlamda büyük ölçüde çözülmüş olur. 

Beklediğimiz karar gelmezse bir üst mahkeme var. Anayasa Mahkemesi var. Bu sonunda çözülecek bir olay. Çözülmemesi mümkün değil. Vicdan sahibi herkes, 16. Ceza Dairesi'nin aldığı kararın yanlış olduğunu biliyor.Geçici maddeyi siz nasıl sürekli kılarsınız. Yok öyle bir şey. Adı üstünde geçici madde. Bir sefere mahsus olmak üzere bir dönem toplam dokunulmazlıklar kaldırılmış. Ankara'da mahkemelerin aldığı karar da var bir başka milletvekili ile ilgili. Yeniden seçildiği için tahliyesine ve parlamentoya gelmesine karar verildi. Kimse de itiraz etmedi."

"Tartışılmasını doğru bulmuyorum" 

Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin CHP kurultayı ile ilgili imzaların bugün parti merkezine sunulacağını hatırlatması üzerine, "Partinin iç politikasıyla ilgili hiç konuşmadım. Varsa çoğunluk kurultay yapılır, yoksa kurultay yapılmaz. Bunu daha önce de ifade etmiştim, aynı şekilde yine ifade ediyorum, bunun böyle çok yoğun olarak tartışılmasını da doğru bulmuyorum. Ülkenin bu kadar derdi, sorunu varken, 'kurultay olacak mı olmayacak mı...' İmzalar olursa olur, imzalar olmazsa olmaz. Büyütülecek bir olay, Türkiye'nin temel sorunuymuş gibi ortaya konmasını doğru bulmuyorum." diye konuştu. 

"Kırgın mısınız?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Hiç kimseye kırgın değilim." yanıtını verdi. "Kızgın mısınız?" sorusuna karşılık ise "Niye kızgın olayım?" dedi. Kılıçdaroğlu, "Pişmanlığınız var mı?" sorusunu da "Hayır" diye cevapladı. 

"Yargıtay'dan adil bir sonuç bekliyorum" 

Oya Berberoğlu da ziyaretinden dolayı Kılıçdaroğlu'na teşekkür ederek, ziyarette Türkiye'nin sorunlarını değerlendirdiklerini söyledi. 

Gelecek hafta Yargıtay'ın vereceği kararı beklediğini aktaran Berberoğlu, "Umarım Enis'in hapiste üçüncü bayramı olmaz. Bu Kurban Bayramı öncesi Yargıtay'dan adil bir sonuç bekliyorum. İnşallah tahliyesi olacak diye düşünüyorum. Hak, hukuk, adalet diyorum. En son 15 gün önce görüştük. Artık görüş yok. Görüşleri kabul etmediği için biz de görüşemiyoruz." dedi.