Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, teşekkür ziyaretlerine 24 Haziran seçimlerinde yüzde 82 ile en yüksek oyu aldığı Bayburt'tan başladı.

Ordu'da yaşanan sel felaketinden etkilenenlere geçmiş olsun dileğinde bulunan Erdoğan, "Rabbim, ülkemizi ve milletimizi bu tür felaketlerden muhafaza eylesin." dedi.

Devletin bütün imkanlarıyla, evleri, iş yerleri, mahsulleri zarar gören vatandaşların yanında olacağını, endişe edilmemesi gerektiğini kaydeden Erdoğan, "Yarın inşallah Ordu'dayım. Hem çalışmaları yerinde inceleyecek hem de vatandaşlarımıza bizzat geçmiş olsun diyeceğim. Ardından Rize'de hemşehrilerimle bir araya geleceğim. Pazar günü Trabzon'da programlarımız var. Bugün, buradan Gümüşhane'ye geçecek ve yaklaşık 1 milyar liralık bir yatırım olan Gümüşhane Çevre Yolu'nun resmi açılışını yapacağız. Bayburt'a da hizmet verecek bu yolun sizin için de hayırlı olmasını diliyorum." diye konuştu.

"Dolar yolumuzu kesmez, endişe etmeyin"

Başkan Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Dolar molar bizim yollarımızı kesmez, hiç endişe etmeyin. Ama buradan yine söylüyorum, yastığının altında doları, avrosu, altını olan varsa bunu gitsin Türk lirası ile bankalarımızda bozdursun. Bu bir milli, yerli mücadeledir. Bu, bize karşı ekonomik savaş ilan edenlere milletimin cevabı olacaktır. Bugün için değil de ne zaman? Onun için yerli paramızla, inşallah bunlara cevabı verelim. Bayburt; ovasıyla, kalesiyle, nehriyle, dağlarıyla, en önemlisi de bileği çelik gibi sert, yüreği pamuk gibi yumuşak insanımızla kadim bir şehrimizdir. Tarihin her döneminde Bayburt kritik bir konumda yer almıştır. Türk tarihinde de Bayburt'un ayrı bir yeri vardır. Malazgirt'ten çok önce ecdadımız Bayburt'ta kendini göstermiş ve kendine buraları yurt haline getirmiştir. Burası edebiyatımızın büyük ismi Dede Korkut başta olmak üzere pek çok önemli şahsiyetimizin sembol şehridir. Osmanlı döneminde devletin doğu illerinin sancak merkezi olan bu şehir, işgali de özgürlüğü de tatmıştır."

"Birliğimiz Batı'ya en büyük cevap olacak"

Bayburt'un, istiklalin ve istikbalin önemini çok iyi bildiğini ifade eden Erdoğan, "Bu bakımdan yastık altındaki dövizleri, dolarları, avroları, varsa altınlarınızı gelin yerli parayla değiştirin ve bunlara karşı en önemli cevabı milletçe hep beraber verelim." çağrısında bulundu.

Erdoğan, "İşte bizim bu birliğimiz, beraberliğimiz Batı'ya en büyük cevap olacaktır. İşte bu sebeple Bayburt, Türkiye'nin son yıllarda verdiği istiklal ve istikbal mücadelesinde en ön safta yer alıyor." dedi.

"Anlamsız bir saldırı dalgasıyla karşı karşıya kaldık"

Erdoğan, parlamenter sistemden, başkanlık sistemine geçişi başarıyla tamamladıklarını vurgulayarak, bu sürecin asıl mimarının hiç şüphesiz bizatihi milletin kendisi olduğuna işaret etti.

Başkan Erdoğan, "Sadece bu başarı dahi Türkiye'ye, dünya demokrasileri için de en üstlerde yer alma hakkı verir. Biz böylesine önemli bir süreci hukuka ve insan haklarına uygun şekilde nihayete erdirmekten dolayı takdir beklerken, ülkemize yönelik anlamsız bir saldırı dalgasıyla karşı karşıya kaldık. 15 Temmuz gecesi demokrasinin değil, darbecilerin yanında yer alanlar, 24 Haziran'dan sonra da milletin iradesine saygı duymak yerine bambaşka yollara saptılar. Bazı ülkeler, Türkiye'nin taraf olduğu tüm meselelerde darbecileri koruyan, teröristleri bağrına basan hak ve hukuk tanımayan bir tavır içine girdiler." diye konuştu.

"Saldırıların sebeplerinin çok başka olduğu açıkça ortadadır"

Erdoğan, ekonomide son günlerde yaşanan olumsuzlukların da bu çarpıklığın farklı bir boyutu olduğunu belirterek, şu görüşlerini paylaştı:

"Türkiye'nin ne makro ekonomik verilerinde ne üretim gücünde ne istihdam düzeyinde ne bankacılık sisteminde en küçük bir sıkıntı olmadığı halde, suni finansal istikrarsızlık dalgalarına maruz kalıyoruz. Gerçekten çok basit birtakım görüş ayrılıkları üzerine bina edilen bu saldırıların sebeplerinin çok başka olduğu açıkça ortadadır. 

Bu tarz yaklaşımlar sergileyen ülkelerle aramızdaki ilişkiler, telafisi mümkün olmayacak zararlar görme noktasına gelmiştir. Bizim hiçbir ülkeye yönelik özel bir husumetimiz yoktur. Tüm ülkelerle çıkarlarımızın uyuştuğu noktalarda iş birliği yapıyor, ayrıştığı noktalarda da meselelerimizi müzakereler yoluyla çözmeye çalışıyoruz. Ama konu 'Türkiye'yi köşeye sıkıştırıp, egemenlik haklarımıza halel getirecek birtakım tavizler verdirmeye geldiğinde' iş değişir. Kusura bakmasınlar bizim bu noktada kimseye eyvallahımız olmaz, olamaz."

Tanktan, uçaktan, toptan, kurşundan korkmayan bu milletin bu tarz tehditlerden de korkmayacağına vurgu yapan Erdoğan, "Böyle düşünenler, bu milleti hiç tanımamışlar demektir. Eğer bugün, 81 milyon vatandaşı ve yüz milyonlarca kardeşiyle dimdik ayakta duran bir Türkiye varsa, bunun sebebi her hal ve şart altında kendi yolunda yürümeyi başaran bir millet oluşumuzdur." değerlendirmesinde bulundu.

"El ovuşturanlar boşuna heveslenmesin"

Türkiye'ye karşı atılan her iyi niyetli adıma misliyle mukabele ettiklerini ve etmeye de devam edeceklerini vurgulayan Başkan Erdoğan, "Tüm olumsuz ihtimallere karşı da hazırlıklarımız var. Döviz kuruna, faizlere, tehditlere bakıp el ovuşturanlar, hiç boşuna heveslenmesin. Faiz lobilerine sesleniyorum; boşuna heveslenmeyin. Bu milletin sırtından kazanamayacaksınız, bu milleti çökertemeyeceksiniz. Bunlar bizim için ancak hedeflerimize yürüdüğümüz yolda dönemsel araçlar olabilir. Bu araç dün şu olur, yarın bir başka olur. İran'dan Rusya'ya, Çin'den kimi Avrupa ülkelerine kadar pek çok yerle farklı alternatifler konusunda önemli mesafeler katetmiş durumdayız. Asıl olan bizim yüreğimizdeki imandır." diye konuştu.

Türkiye'ye güvenen, yatırım yapan, yol yürüyen herkesin mutlaka kazanacağına işaret eden Başkan Erdoğan, "Türkiye'yi kaybetme pahasına küçük hesapların peşine düşenler emin olun yarın çok pişman olacaklardır." dedi.

"Ülkemizi aynı kararlılıkla müdafaa etmemiz gerekiyor"

Erdoğan, "15 Temmuz gecesi darbecilere karşı bağımsızlığımızı nasıl canımız pahasına savunduysak, bugün maruz kaldığımız ekonomik saldırılara karşı da ülkemizi aynı kararlılıkla müdafaa etmemiz gerekiyor." değerlendirmesini yaptı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin savaş uçaklarıyla bombalanmasıyla ekonominin kur-faiz sarmalıyla kuşatılmasının aynı şey olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Darbecilere teslim olmadığımız, çıplak ellerimizle tankların karşına dikildiğimiz gibi ekonomi tetikçilerine de teslim olmayacak, varımızla yoğumuzla mücadele edeceğiz." ifadesini kullandı.

"Haramzadelere vereceğimiz en büyük cevap daha çok çalışarak, üretimi, ihracatı, istihdamı artırmak olacaktır." diyen Erdoğan, milletin tüm fertlerini ellerindeki imkanları üretim, ihracat, istihdam yolunda seferber etmeye çağırdı.

Başkan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: 

"Darbecilere karşı demokrasi nöbetlerine çıkıp, yolları meydanları doldurduğumuz gibi şimdi de çalışmak için sanayiden ticarete her alanda iş yerlerimizi atölyelerimizi, fabrikalarımızı bürolarımızı dolduralım. Türkiye'yi içine hapsedilmeye çalışılan cendereden çıkarmanın yolu kenara çekilmek değil ileriye atılmaktır. Buna var mıyız? Gelin, hep birlikte ileriye atılalım. Bu oyunu hep birlikte bozalım, bu duvarı hep birlikte yıkalım. Hiç kimse sanmasın ki bu tekerlek tümsekte kalacak."

"Türkiye'yi kalkındırma hedeflerine sıkı sıkıya sahip çıkıyoruz"

Türkiye'yi kalkındırma hedeflerine sıkı sıkıya sahip çıktıklarını bildiren Erdoğan, geçen hafta 100 günlük icraat programını açıkladıklarını anımsatarak, orta vadeli programın hazırlıklarını eylül aynının başına kadar yetiştireceklerini, 2019, 2023 dönemi stratejik planını kasım ayının sonuna kadar tamamlamayı hedeflediklerini aktardı.

Bu arada alınması gereken ilave tedbirlerle ilgili kurumların gece-gündüz çalıştıklarını ifade eden Erdoğan, "Günübirlik kararlarla değil en az önümüzdeki bir kaç yılı kucaklayacak adımlarla yolumuza devam etmekte kararlıyız. Onun için hiç kimsenin gözü kur, faiz tablosunda olmasın. Herkesin daha ileriye bakmasını, asıl o büyük fotoğrafa bakmasını istiyorum." dedi.

Bayburt'a 4,5 katrilyon lira yatırım 

Erdoğan, yeni dönemde 81 ilin kalkınmasına, gelişmesine yönelik çalışmaların bizzat Cumhurbaşkanlığı bünyesinden takip edilebileceği bir sistem kurduklarını belirtti. 

Bugüne kadar gittiği her şehirde, o kente yapılan hizmetleri mutlaka vatandaşlarla paylaştıklarını kaydeden Erdoğan, 2002 Kasım ayından itibaren Bayburt'a yapılan hizmetlere de değindi.

Bayburt'un nüfus bakımından Türkiye'nin en küçük ili olduğunu belirten Başkan Erdoğan, son 16 yılda kente 4,5 katrilyon lira yatırım yaptıklarını vurguladı.

Gümüşhane ve Bayburt'a hizmet verecek yıllık 2 milyon yolcu kapasiteli havalimanının yapımına başlandığını bildiren Erdoğan, havalimanının 2020'de hizmete açılacağını aktardı.

Başkan Erdoğan, havalimanı yatırımının takip edilmesini istedi.

Bayburt şehir merkezinin içme suyu sorununun çözüldüğünü, il genelinde 5 baraj inşa edildiğini, 11 baraj ve 6 göletin yapımının sürdüğünü belirten Erdoğan, Çoruh Nehri'nin ve yan kollarının ıslahıyla Bayburt şehir merkezinin taşkın hasarlarından korunacağını, böylece şehrin çehresinin de değişeceğini anlattı.

Erdoğan, Birinci Dünya Savaşı'nda Doğu Cephesi'nin önemli bir savaş alanı olan Bayburt'la Aşkale arasındaki 6 bin 335 hektarlık alanın ecdadın hatırasına hürmeten "Kop Dağı Müdafaası Tarihi ve Milli Parkı" olarak ilan edildiğini kaydetti.

Bayburtlu çiftçilere 16 yılda 168 trilyon tarımsal destek verildiğini hatırlatan Erdoğan, bunların yapılan hizmet ve yatırımların küçük bir özeti olduğunu ifade etti.

"Çözemeyeceğimiz kriz yoktur"

Erdoğan, Bayburt'un büyük bir potansiyele sahip olduğunu, doğru bir şekilde değerlendirildiğinde ehram dokumacılığı ve taş işçiliğinin bile tek başına şehri kalkındırmaya yeteceğini vurguladı.

Gelecek dönemde Bayburt'un yeni hizmetlerle yatırımlarla geliştirileceğini, kadim tarihe uygun konuma getirileceğini bildiren Erdoğan, spor salonu ve stat yatırımlarının da tamamlanacağını ifade etti.

"Bizim asıl gündemimiz Bayburt'u kalkındırmaktır, Türkiye'yi büyütmektir, bölgemizdeki kardeşlerimizin acısını dindirmektir." diyen Erdoğan, "Rabbim, bizi ülkemize ve milletimize hizmet yolundan ayırmasın. Bu millet, bu Bayburtlum arkamızda olduğu sürece Allah'ın izni ve yardımıyla üstesinden gelemeyeceğiz mesele, çözemeyeceğimiz kriz, terör örgütü yoktur." değerlendirmesini yaptı.

Erdoğan, konuşmasının sonunda 24 Haziran'daki seçimlerde verilen destekten dolayı Bayburtlulara teşekkür etti.