Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanan tebliğle sebze ve meyvelerin taşınmasında kullanılan ambalajlara üretim, kullanım ve ebatları açısından standart getirildiğini ve piyasanın bu uygulamalara adaptasyonu için 2019 başına kadar geçiş süresi konulduğunu bildirdi.

Tüfenkci yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2016 yılında Türkiye'de sebze üretim miktarının 30,3 milyon ton, meyve üretim miktarının ise 19 milyon ton olduğunu belirtti.

Türkiye'nin toplam 49,3 milyon ton sebze ve meyve üretimiyle dünyada sayılı ülkeler arasında yer aldığına işaret eden Tüfenkci, üretimde gösterilen başarının pazarlama aşamasında da kesintisiz sürdürülmesi için bakanlığın yürüttüğü çalışmalara dikkati çekti.

Tüfenkci, son dönemde sebze ve meyve ticaretinde izlenebilirliğin sağlanması ve kayıt dışılığın azaltılması, toptancı hallerinin modernizasyonu, üretici örgütlerinin pazarlama aşamasında aktif hale gelmesi gibi önemli adımlar atıldığını belirterek, şunları kaydetti:

"Sebze ve meyve ticaretimizdeki yüksek zayi oranının düşürülmesi ve bu şekilde arz dalgalanmalarının engellenerek fiyatların enflasyona etkisinin azaltılması bir diğer önemli çalışma alanımızdır. Sebze ve meyvelerin yaklaşık yüzde 20-25'inin pazarlama aşamasında zayi olduğu bilinmektedir. Ürüne göre bu zayi oranı yüzde 40'lara da varabilmektedir. Söz konusu oranın makul seviyelere çekilebilmesi amacıyla ürünlerin ambalajlanması, taşınması, depolanması ve perakende satışa sunulmasına ilişkin standartların mecburi uygulamaya konulması, yani sebze ve meyve lojistiğinde standart uygulamalara geçişe ve soğuk zincirde taşımaya yönelik çalışmalarımızı tamamladık."

Tüfenkci, gıda lojistiğinin, gıda maddelerinin paketlenme, taşınma ve depolanmalarında özelliklerine uygun koşullarda korunması anlamına geldiğine dikkati çekerek, bu imkanları sağlayacak ekipmanların, araçların bakımının ve kontrolünün büyük önem taşıdığını belirtti.

"Soğuk zincirin kurulması sağlanacak"

Sebze ve meyve fiyatlarındaki dalgalanmalarla bunların enflasyon üzerindeki olumsuz etkisinin en aza indirilmesi amacıyla "Sebze ve Meyvelerin Toptan ve Perakende Ticaretinde Uyulması Gereken Standart Uygulamalara İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ"in bugün yürürlüğe girdiğini anımsatan Tüfenkci, düzenlemeyle lojistik tesis kapasitesindeki yetersizlikten kaynaklanan yüksek zayiatın da azaltılacağını vurguladı.

Tüfenkci, "Bugünkü tebliğle sebze ve meyvelerin taşınmasında kullanılan ambalajlara üretim, kullanım şekilleri ve ebatları açısından standart getirilmiş, sebze ve meyve ticaretiyle uğraşan kişilerin bu ambalajları kullanması zorunlu kılınmıştır." ifadesini kullandı.

Standart ambalajlara konulmuş bu ürünlerin olumsuz hava koşullarından etkilenmemesi için frigorifik araçlarla taşınmasının öngörüldüğüne dikkati çeken Tüfenkci, depolama alanları için de zorunlu standartlar belirlendiğini belirtti.

Tüfenkci, sebze ve meyvelerin tüketiciyle buluştuğu en önemli yerler olmasının yanı sıra ürün zayiatının büyük oranda gerçekleştiği perakende satış noktalarında da sebze ve meyvelerin soğutuculu reyonlarda satışa sunulmasının zorunlu kılındığını ifade ederek, piyasanın bu standart uygulamalara adaptasyonu için 2019 yılı başına kadar geçiş süresi öngörüldüğünü bildirdi.

Söz konusu çalışmalarla sebze ve meyvelerin ön soğutmaya tabi tutulacağını, frigorifik araçlarla taşınacağını ve soğuk hava depolarında muhafaza edileceğini bildiren Tüfenkci, şunları kaydetti:

"Soğuk zincirin kurulması sağlanacak. Yüksek zayi oranının azaltılmasıyla piyasaya arz miktarı artacak, bu durum perakende satış fiyatlarını orta vadede olumlu etkileyecektir. Standart uygulamaları aynı zamanda lojistik maliyetlerini de düşürecek, iklim koşullarından kaynaklı arz dalgalanmalarının önüne geçilebilecektir. Sebze ve meyvelerin hasat yerinden tüketicilerimizin mutfağına daha hijyenik ortamda ve gıda güvenilirliğine uygun şekilde gelmesi sağlanacaktır. Standartların zorunlu uygulamaya konulmasının kısa vadede meslek mensupları üzerinde oluşturacağı maliyet baskısının minimize edilmesi ve geçiş sürecinin hızlandırılmasını teminen standartlara uyumu kolaylaştırıcı teşvik mekanizmalarına ilişkin çalışmalarımız devam etmektedir."