Hüzünlere dayanmak ateşi yürekte tutmaktır.
Yanarken gülümseyebilmektir.
Hüzün kimi neden yakar bilinmez.
Yürek bu sadece sevdiğine yanar.Öyle bir acır ki hüznün düştüğü yürek,dumanını gören yalnız  kendisi olur. Bazen bir görende olur.
Seni riyasız yani yürekten seven kişi misali...
 Riya neydi?...Riyasız sevmek mi lazımdı?
Riya yürekten olmayan hal ve hareketler...
Maddi ve manevi çıkarlar yumağı...
Gösteriş ve kandırmaca hal durumuna verilen isim...(bence)
Sevildiğini sanan insan bir gün riyakar bir yürekte olduğunu öğrenince ...
Enkaz altında günlerce kalan depremzedeye benzer..
Sevmek mi? Sevilmek mi?
İnsanı mutlu eder?...
Cevabı hep çok düşündüren sorulardan biri dir.
Bırakın okumayı ,şuan nerede iseniz yaslanın arkanıza yada bakın gökyüzüne yada kapatın gözlerinizi.Düşünün...
  Sevmek muhteşem bir duygu hissiyatını tüm bedenine ve ruhuna yaşatan gülümsemedir.
  Seven insana neden seviyorsun denmez.
Çünkü oda bilemez neden niçin sevdiğini.
Bazen mimiklerine vurulup seversin.
Bazen utangaç hal ve hareketlerine kapılırsın.
Bazen  bir gülüşüne aldanır seversin.
En vazgeçilmezi ise ,ruhunu sevdiğin insanı kaybetmemek için yüreğinle riyasız seversin.
Onun seni sevip sevmediğine takılmadan seversen ,sevebilirsin... Sen seversin de ... Bir gün sevdiğinin riyakar olduğunu anlayınca ...
 Anlatılmayacak duygular ile raks edersin.
Geceler gündüzlere karışır.
Ah çekişlere iç çekişler eşlik eder.
Riyakar olan sevdalar; sadece karşı cinsin sevgisi olarak akıllara gelmesin. Acıdır !!!
hem de büyüğünden olan bir acı.
Anne-baba,kardeş veya dost bildiklerinizin sevgileri bile zaman zaman riyakar sevgiler ile sahne alır .
Dünya hayatımızın sahnesinde.
 Sebep dünya hayatındaki çıkarlar.
Riyakar olmak af edilmeyecek bir suçtur.
Ölümün her an tadılabilecek olan ,
gelip geçici yani fani bir dünya hayatındaki en çok utanç yaşatan hal ve davranıştır.
 Kendi çıkarları uğruna yaşar ,riyakar kullar.
Birbirlerini çok sevdiklerini her seferin de söyleyerek yaşıyorlardı. Aşk yada sevda adına ne derseniz.
Yaşanması güç bir sevdayı yaşamak onlara ayrılmayacak hissiyat gücünü veriyordu.
Zaman hızla akıp geçerken...sevgisi yüreğinin taht kurduğu o anlatılmaz yerine oturmuştu bile...
Evlenmeleri imkansızdı. Hatta el ele tutmaları.Lakin sevda bu deli yüreklerde yaşanan anlaşılmayan duyguydu.
Bu aşk sahnesinde yine son baştan belliydi.
Kadının yürekten sevgisine karşılık ailesinin malı mülkünü kaybetmeme adına başka bir kadınla oturmuştu nikah masasına.
Riyakar bir gülüş ile ...
İki kadına rol yaparak gülümsüyordu.
Kendine hak veriyordu.Birini para için diğerini aşk ile güya seviyordu.
Bir kadının hayallerini yıkarken,diğer bir kadına yalan hayaller kurduruyordu.
Genç sevdalının yıkılırdı. Öyle bir inanmıştı ki... Her haliyle teslim olmuştu.Aklının ucuna bile gelmemişti.Kullanılmıştı...
Çıkarları uğruna satmıştı sevdasını,sevdiği...
 “Benim için hayatımın en önemli değeri ailem ve işim dir.”demişti.
Ailesini anlayabilmişti lakin iş?...
Güç ve para neydi ki?
Böyle bitmişti, bir sevda hikayesi...
Yaratılana riyakar olan kul,yaradana olmaz mıydı?... Asıl riyakarlığı dünya hayatını yaşamak için insanlara yaptığı iğrençlikti ,yani kulun kula yaptığı...Allah yüreklere bakar. Kulun ameli niyetine göre değer kazanır.
Kul ,yaradanı kandıramazdı ki!!!
Yaptığı tüm güzellikler yardımlar sevgi
Gösterişleri kalpten karşılıksız olmadıkça...
Değeri yoktu,amel defterinde.
Riyakar insanoğlu iki dünya hayatını kaybetmeye mahkumdur.
Kazandıklarını sananlar ise ahmaktırlar...
Riyakar kulların akıbetlerinin ne olacağını  peygamber efendimizden dinleyelim.
  Hz. Ebû Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bir gün: “Hüzün kuyusundan Allah’a sığının!” buyurdular. Oradakiler:
“Ey Allah’ın Resûlü! Hüzün kuyusu da nedir?” diye sordular.
“O, dedi, cehennemde bir vâdidir; cehennem, o vâdiden her gün yüz kere Allah (c.c)’a sığınma taleb eder.”
“Ey Allah’ın Resûlü! denildi, oraya kimler girecek?”
“Oraya dedi, amellerinde riya yapan kurrâlar girecektir!...” [Tirmizî, Zühd 48, (2384).]
Ameller yürekten sevgi ile olmadıkça
Hüzünlere gelinlik giydirip yalancı güvey olmaktan öteye geçemez.
Yaradanı da,
Yaratılanı da aşk ile sevda ile çıkarsız sev ey yürek...
At riyaları okyanusların derinliklerine...
Kayaları bağla ,riyanın ayağına kalsın ebedi
Dipsiz kuyularda...
Yusuf gibi sev ,züleyha gibi bekle sevdanı
Allah’tan kork girdiğin yüreğin ahından.
Seveceksen riyasız sev...
Adam gibi sevme misali...
Riyasız sevgimle sizleri seviyorum
Değerli okurlarım...