Hz. Peygamber (s.a.s.) hayatın her alanında olduğu gibi aile hayatında da bizlere örnek olmuştur. Bununla ilgili Kur’ân-ı kerim’de Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Andolsun, sizin için, Allah’ı ve âhiret gününü umanlar ve Allah’ı çokça zikredenler için Allah’ın Resûlü’nde güzel bir örnek vardır.”(Ahzâb, 33/21) Hz. Peygamber (s.a.s.) ailesi içerisindeki davranışlarıyla, tüm aile bireylerine örnek olmuştur. Onun ailesine karşı davranışları, bize de aile hayatımızda nasıl davranacağımız konusunda örnek oluşturmaktadır.
Hz. Peygamber, örnek bir aile reisi idi. O, hanımına karşı çok nazik bir eş, çocuklarına karşı da çok şefkatli bir baba idi. Enes b. Malik şöyle demiştir: “Aile fertlerine Hz. Peygamber’den daha fazla merhametli ve iyi davranan bir kimse görmedim.” Hz. Peygamber’in aile içindeki davranışları saygı ve sevgiye dayalıdır. 
Hoşgörü, merhamet ve adalet Peygamber ailesinin en önemli özellikleridir. “Sizin en hayırlınız, hanımlarına en iyi davrananızdır. Aile halkına iyi davranma konusunda sizin, en hayırlınızım.” buyurarak hanım ve çocukları ile iyi geçinenleri ve onlara güzel davrananları övmüş ve bu konuda kendini model olarak göstermiştir. Bilindiği gibi bugün, insanlık için en temel bir kurum olan aile yapısı çok ciddi proplemlerle karşı karşıyadır. Oysa Hz. Muhammed (s.a.s.)’in aile hayatı bilinse ve uygulansa bu olumsuzluklar yaşanmayacaktır. Peygamberimiz, “Kadınlarla iyi geçinin.” (Nisâ, 4/19) âyet-i kerimesinin gereğini hakkıyla yerine getirmiş, ashabını da bu yönde eğitmiş, Müslümanlara da gerekli tavsiyelerde bulunmuştur. O, âlemlere rahmet (Enbiyâ, 21/107)  ve mü’minlere model olarak (Ahzâb, 33/21) gönderilmiştir. 
Peygamberimiz, aile bireylerini çok  sever, ayrım yapmazdı ve sevgisini onlara her zaman gösterirdi. Aile, sevgi üzerine kurulur. Sevgi olmadan, mutluluk olmaz Peygamberimiz, aile bireyleriyle kavga etmemiş veya onlarla tartışmamıştır. Çünkü O, aile bireylerini sever ve onlara değer verirdi. O, çok iyi bir aile reisi, şefkatli ve hoşgörülü bir baba idi. Hz. Peygamber (s.a.s.) de Hz. Hatice’yi kadirşinaslığından dolayı şöyle övmüştür: “Allah bana ondan daha hayırlısını vermemiştir. Çünkü herkes beni inkâr ederken, o bana iman etti. Herkes beni yalanlarken o beni tasdik etti. İnsanlar mallarını esirgerken bana arka çıktı. Ve Allah Teâlâ bana ondan çocuklar nasib etti.” 
Hz. Âişe hakkında, “Halkın en sevimlisi kadınlardan Âişe, erkeklerden Ebubekir’dir.” diyerek, Hz. Âişe’ye ve kayınpederine iltifat etmiştir. Hz. Peygamber, bu ifadeleriyle eşine karşı ne kadar sevgi dolu, vefalı ve saygılı olduğunu göstermektedir. Torunları Hasan ve Hüseyin’i çok severdi ve onlarla sık sık oynardı. Onları omzuna alır, taşırdı. Bir gün Hasan’ı omzunda taşırken “Allah’ım, ben onu seviyorum ve senin de sevmeni diliyorum” diye duâ etti. Hz. Peygamber (s.a.s.) torunlarını ve çocukları çok severdi. Henüz süt emme çağında iken vefat eden İbrahim’in ölüm ânını konu alan bir hadiste ise, Hz. Peygamber’in can vermekte olan oğlunu kucağına alıp öptüğü, bu sırada gözlerinden yaşlar boşandığı bildirilmekte ve bu durumu gören Abdurrahman b. Avf’ın (r.a.), “Siz de mi ağlıyorsunuz, yâ Rasûlallah?” demesi üzerine, “Bu ağlayış rahmet ve merhamettendir. Göz ağlar, kalp mahzun olur, fakat biz ancak Rabbimizin hoşnut olacağı şeyi söyleriz. İbrahim! Senden ayrıldığımız için gerçekten mahzunuz.” cevabını verdiği, rivayet edilmektedir. Bu nedenle Peygamberimiz (s.a.s.) çocukları çok severdi ve onlarla yeterince ilgilenirdi. Hz. Muhammed (s.a.s.)’in ailesi mutlu ve huzurlu bir aileydi. Hem bir peygamber hem de şefkatli bir aile reisi olan Hz. Muhammed, bu mutluluğun kaynağıydı. İnsanları kırmaktan ve azarlamaktan sakınan Peygamberimiz, aile bireylerinin tamamını ayrım yapmadan sevmiş ve onlara güler yüzlü davranmıştır. Nitekim Hz. Peygamber, “Kardeşini güler yüzle karşılaman da bir iyiliktir.” buyurmuştur. Aynı şekilde güzel sözlü olmuş ve “Güzel söz de bir sadakadır.” buyurarak bu şekilde davranmayı teşvik etmiştir.
Dünya ve  âhirette mutlu ve huzurlu  olmak isteyen bir Müslüman, haytın her alanında  Hz. Peygamberi örnek almak mecburiyetindedir. Hz. Peygamber’in inanç, ibadet ve  örnek ahlâkı; doğruluğu, adaleti, merhamet, şeflkati, güvenilirliği, insanlarla güzel geçimi, tevazuu, sabrı, şükrü, duâya verdiği önem. Cömertliği, misafirperverliği, istişareye önem vermesi, hoşgörüsü, (esnekliği), eğitime verdiği değer, ticari ahlâkı, temizliğe verdiği önem, aile hayatı, akrabalarına iyi davranması,  komşularıyla iyi geçimi, bütün bunlar Müslümanlara en güzel örnektir. Her Müslüman, hayatın her alanında olduğu gibi aile reisi, babalık, dedelik ve kocalık konusunda Hz. Peygamberi örnek almak zorundadır. Ne mutlu hayatın her alanında Hz. Peygamber (s.a.s.)’i örnek alanlara!