Efendim olay şöyle gelişti: Okulun 12. Sınıf öğrencisi Gökçe Onat, sosyal paylaşım sitesinde Kars merkezde eğitim veren Halefoğlu Cumhuriyet Ortaokulun’nda görev yapan bir öğretmenin okullarındaki kitap ihtiyacına yönelik paylaşımını gördü. Öğretmenle sosyal medya üzerinden mesajlaşan Gökçe Onat, konuyu hemen arkadaşlarına anlattı. Onat ve arkadaşları Meral Gök, Hazal Doğan, Tuğçe Yılmaz, Melike Tunç ve Büşra Bayar, hemen kendi sınıflarından başlayarak diğer sınıflardaki arkadaşlarıyla görüşerek kısa sürede yüzlerce kitap topladı. Onlarla beraber birçok öğrenci, kendi kitaplarının yanı sıra yeni kitaplarda alarak kolilere doldurdu. Öğrenciler yaptıkları kolilerin içine birerde mektup bırakan öğrenciler, şu duygu yüklü satılarıda yazmayı ihmal etmediler. Şahsımı çok etkileyen satırlar şöyle “Uzaklarda da olsa olsa sizi seven birileri olduğunu unutmayın. Bu satırlarda sizlere olan sevgilimiz ve samimiyetimiz var.” Yazarak kurmuş oldukları kardeşlik köprüsü daha da sağlamlaştırdılar. Koliler daha sonra Kars’a yollandı.
Bizim böyle duyarlı kardeşlerimiz de var. Örnek bir gençlik grubu gördükçe duygularımı sınırlayamıyorum. Çok memnun oluyorum. Gurur duyuyorum.
Düşünebiliyor musunuz, Elbistan’dan 750 kilometre uzaktaki Kars’a kurulan bu kardeşlik köprüsünün mimarı olan Gökçe Onat’ı kutluyoruz, tebrik ediyoruz. Evet, Gökçe kardeşimiz bu davranışı ile kitap okumak isteyipte bulamayan arkadaş grubuna gönderdikleri kitaplar ile kardeşlik, dostluk duygularını güçlendirmiş oldu.
“Çocuklar kitaba ulaşamıyorsa, biz kitapları çocuklara ulaştıralım diye düşündük” diyen Onat, çok ince düşünüyor. Bu düşüncelerini bakın nasıl dile getiriyor. “Onların yerine kendimizi koyduk ve arkadaşlarımla birlikte kısa sürede çok sayıda kitap topladık. Daha önce okuduğumuz kitaplardan başka yeni kitaplarda aldık. Birçok arkadaşımız bu projeye destek verdi. 11 Eşit Ağırlık sınıfı başta olmak üzere hepsine duyarlılıklarından ve desteklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Kars’ta bir çok zorluklar eğitim gören kardeşlerimize bir nebze olsun katkıda bulunmak bizler için çok önemli. Biz, onlara yalnız olmadıklarını hissettirmek için bu projeyi hayata geçirdik. Kitaplarla kurduğumuz bu kardeşlik ve dostluk bağını da güçlendireceğiz”
Şimdi, insan bu düşüncelerden sonra perişan oluyor. Birçok büyük insanın yapamadığı hatta düşünemediği böyle harika projeler, gençlerden olunca bu ülkeye olan inancım giderek kuvvetleniyor. Ne mutlu bizlere ki; böyle duyarlı gençler yetiştirebilmişiz. Bu gençlerin ailelerini de tebrik etmeden geçemeyeceğim. Onlara da teşekkür ederiz böyle çocuklar yetiştirdikleri için.
Bu ülkede güzel şeylerde oluyor be dostlar, bazılarının ülkeyi terk etme, şikayetçi olmarına rağmen ülkemin güzel insanlarını seviyor ve saygı duyuyorum. Biz ülkemizle gurur duyuyoruz. Başkaları rahatsız olsalar da. Yeni Türkiye’ye alışacaksınız beyler.
“Münakaşayı terk ediniz”
Enes bin Mâlik radyallahu anlanttı: “Dini bir meselede münakaşa ederken Resulullah Efendimiz (s.a.v) yanımıza geldi. Hiç gazaplanmadıkları kadar gazaplandılar. Sonra bizi munakaşadan şiddetle men edip buyudular ki; ‘Dikkat ediniz, ey Ümmet-i Muhammed, bu münakaşayı terk edin. Muhakkak sizden öncekiler ancak bundan helak oldular. Hayrı pek az olduğu için münakaşayı terk ediniz ( muhabbet, yok eder, düşmanlığa sebep olur.) Münakaşayı terk ediniz, zira mü’min münakaşa etmek,- onun ahlakından değildir. Daima münakaşa edersen bunun günahı sana yeter. Münakaşayı terk ediniz, zira böyle kişiye ben kıyamet gününde sefaat etmem.” (Teberani, Kabir)
