Yazar ve akademisyenlerin en önemli görevlerinden bir tanesi hükümeti hatalı gördüğü politikalarda ikaz etmek ve çözüm için öneri ve tavsiyelerde bulunmaktadır. Bu nedenle Cumhurbaşkanımızı, Başbakanı ve birçok bakanı kadınların çalışma hayatına sokulması konusunda eleştirerek doğru yolu göstermeye çalıştım. 
Ne çare ki hiç ders alınmadığı gibi tam aksine hükümet “kadın istihdamını % 34’e çıkardım” diye neredeyse bayram yapacak. Demek ki eleştirilerin dozunu arttırarak “bu yolun çıkmaz sokak” olduğunu tekrar tekrar anlatmam gerekiyor. İşin diğer üzücü yönü ise kadın istihdamını teşvik etmenin yanlışlığına dair ne akademik çevrelerden ne de aklı başında yazarların hiç birinden destek alamıyorum. İş başa düştü yine…
Sorun değil, biz yine hak ve hakikati anlatmaya özellikle de dinimizin emrettiği konularda insanımızı bilinçlendirmeye devam edelim. Sadece dini değerlerimiz değil milli ve ahlaki yönden de kadınları çalışma hayatına sokmaya çalışmak ve bunu teşvik etmek ayıptır, günahtır. Kadın isterse çalışabilir lakin ev hanımlarını ve anneleri küçümseyerek onları yuvalarından çıkarmak çok akılsızca bir davranıştır. 
Milli ve manevi değerlerimizi küçümseyerek batılı modern yaşam özentisi herkese aşağıdaki gerçekleri öğretmek gerekiyor. Bir kısmına da haddini bildirmek ve bu çirkin davranışlara son vermeleri için baskı yapmak şarttır.  
Bir ajans ve araştırma kuruluşunun gerçekleştirdiği medya incelemesine göre evlenme ve boşanma oranlarıyla ilgili medya başlıkları dikkat çekmektedir. 2008 yılında evlenme ve boşanma ile ilgili 5 bin 436 haber çıkışı belirlenirken bu rakam 2017 yılında 25 bin 114 olmuştur.
Özellikle geçtiğimiz yıl yaşanan evliliklerde yabancı gelin ve damatların sayısı öne çıkmış 2017 yılında evlenen 596 bin 459 kişinin yüzde 19,4’ünü Suriyeli gelinler oluştururken, yüzde 13,3’le Azeriler, yüzde 12,4’le Alman gelinler ilk üç içerisinde yer almıştır. 
Türkiye genelinde boşanma oranlarının en yüksek olduğu iller incelendiğinde ise, 28 bin 175 boşanma ile İstanbul’un ilk sırada yer aldığı görülmüştür. İstanbul’u 10 bin 939 ile İzmir takip ederken, Ankara 10 bin 748 boşanma sayısıyla üçüncü olduğu görülmüş. Boşanmaların en az yaşandığı il ise 46 çiftin boşandığı Ardahan olmuş bu ili 52 boşanma ile Bayburt, 53 boşanma ile Hakkâri izlemiş. Yaşanan boşanmaların yüzde 38,7’si evliliğin ilk 5 yılı içerisinde gerçekleşmiş.
Bu feci durum; bu toplumda özellikle bu oranlarda hiç görülmemiştir. Elbette 16 yıldan beri iktidarda olan Ak Parti hükümetinin bu konudaki vurdumduymazlığı ve sorumluluğu gizlenemez. Benim gibi uzman kişileri dinlemek yerine Sabetaycı çetelerin oyuncağı olmak yöneticileri ağır bir vebalin altına sokmaktadır.
Boşanma probleminin kaynağına inmek için diğer bir araştırmaya göz gezdirelim. Türkiye genelinde 750’si kadın 750’si erkek olmak üzere bin 500 kişinin katıldığı araştırmaya göre, evlendikten sonra kadınların çalışmaması gerektiğini düşünen erkekler yüzde 25 olarak belirlenirken, kadınlar arasında bu oran yüzde 14 olarak hesaplanmıştır.