Bu anlamsız şapka kanunu ve yasakları ortadan kalkana kadar ve Şalcı Şöhret Ananın iadeyi itibarı sağlanana kadar bu yazıları yazmaya devam edeceğim. Fransızlar Jan Dark’ı ateşte yaktıktan bir yüzyıl sonra ayıbını temizlemeye çalıştılar. Onu azize ilan ettiler. Lakin bizim çakallar ne zaman akıllanır bilinmez. Lakin kafalarına daima vurmak gerekiyor.

Erzurum şehri kahramanlar yatağıdır. Sadece erkekleri değil kadınları da kahraman olarak yetişmiştir. Zira Rus, Balkan, 1. Cihan ve Yunan Savaşı nedeniyle çocukları erken yaşta asker ocağına koşmuş olan kadınlara erkek gibi oturup kalkmak gereği düşmüş bu bacılarımız birer kahraman olarak ortaya çıkmışlardır.
Nitekim 93 Harbinde, Cephenin yarılmasını müteakip Nene Hatun önderliğinde Türk kadınları devreye girmiş, şehre saldıran Rus askerlerini erkekler gibi savaşarak geriye atmışlardı. Erzurum bu sayede işgal edilmekten kurtuldu.

Erzurum’un kara bahtına erkekleri kadar kadınları da giriftar olmuştu. Burada bahsedeceğimiz Şalcı Şöhret Ana’da tıpkı Nene Hatun gibi meşhur olmuş bir kadındı. Fakat onun meşhur olması isminden yani Şöhret adından değil, mahkeme salonunda vermiş olduğu cevaptan ve cesaretinden kaynaklanıyor. Eski Cumhurbaşkanı Demirel, bu kadıncağızdan bahsederek yıllarca unutulmayacak olan mahkemedeki ifadesini anlatmıştı. Şalcı Bacı’ya hâkim Şapka inkılâbına karşı çıktığı bahanesi ile idam cezası verdiği vakit, son sözü olup olmadığını soruyor. Şalcı Şöhret Bacı ise tarihe geçecek şu yanıtı veriyor “Lan kavat, kadın kısmının idam edildiği nerede görülmüştür”. Gerçekten de siyasi bir neden yüzünden idam edilen insanların her türlüsünü tarih yazmıştır ama bir kadının idam edilmesi eşine ender rastlanan bir durum olduğu halde kimsenin yazmaya cesaret edemediği bir konu olup çıkmıştır. 24 Kasım 1925 günü Erzurum’da çoluk çocuk “Şapka giymek istemiyoruz” diyerek Valilik önüne gelmiş, kendilerine bir cevap verilmeyince binayı taşa tutmuşlardı. Şehrin ileri gelenleri bu şekildeki protesto etmeyi uygun görmemiş olacak ki “kış mevsimi geldi başımız üşüyecek, hele bir yaz gelsin ondan sonra bu işin bir çaresine bakarız” diye orta yol bulmuşlar gösteri yapanlara engel olmaya çalışmışlardı. Fakat memleketimizde meydana gelen birçok olayda olduğu gibi bu olayda da kışkırtıcılar devreye girmiş istenmeyen hadiselere neden olmuşlardı. Çünkü insanları idam sehpalarında sallandırarak korku salmak istiyor, dini inançlara ve insan haklarına aykırı devrimleri bu sayede yerleştireceklerini düşünüyorlardı.