Danıştay 11nci Dairenin Anayasa Mahkemesine götürdüğü ve Anayasa Mahkemesi tarafından 8.6.1949 günlü, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu’na 13.11.1981 günlü, 2559 sayılı Yasa’nın 4. maddesiyle eklenen Ek Geçici Madde 16’nın Anayasa’ya aykırı olduğuna ve İptaline, 3.6.2010 günü Oybirliğiyle karar verilmiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin ilgili yasayı iptal etmesinin ardından idarenin, Anayasa’nın 137. maddesi gereğince, yasa iptal edildiği için yeniden düzenleme yapıp, hakların iadesini sağlaması gerekmektedir.
Bu yapılmadığı gibi Anayasa Mahkemesi kararları geriye işlemez diye bütün işlemleri reddetmektedir. Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye işlemeyeceği” gerekçesine de bu karar bir cevap niteliğinde olmuştur. Çünkü yasanın iptali ile zaten hukuksal temeli ortadan kalkmıştır. Danıştay bu kararı ile hukuksuzluğu ortadan kaldırmıştır. Danıştay’ın bu kararı ile zaten hukuksal temeli olmayan bu kararların yasal dayanağını da ortadan kaldırmıştır.İdarenin hiçbir yorumu Anayasa’ya aykırı olamaz. Aynı nedenlerle (disiplinsizlik) ve aynı kanun maddesiyle ayrılışı yapılanlar arasında eşitsizlik yapılmış kimine “Red” kimine “Kabul” verilmiştir. Bu durum ise anayasaya aykırıdır.
YAŞ mağduru olmasına rağmen, Red cevabı verilenler, haklarında kesinleşmiş mahkeme kararı olanlardır. Diğerlerinin ise kesinleşmiş mahkeme kararları yoktur. Ayrıca 2324 sayılı kanundan faydalanmışlardır, yani haklarını alanlar, iptal edilen resen emeklilik yasasına dahil olanlardır. Haklarında mahkeme kararı olanlar, resen emekli yasası kapsamında mütaalâ edilmediklerinden başvuruları red edilmiştir. Çünkü başvuruları kabul edilenler, 32.maddenin ayrıcalığından değil resen emeklilik yasasının iptalinden faydalandırılmış Anayasaya ve kanunlara aykırı olarak, Kararname mağdurları yani Resen Emekli edilenler bu yasa kapsamında mütalaa edilmemişlerdir.
YAŞ kararı ile ilişiği kesilmiş personelin, 22.03.2011 olan başvurularını yaptıkları tarih itibarıyla, Bakanlık ve kararname onaylı personel ile aralarında eşitsizlik olarak değerlendiren Yargı Yoluna Kapalı İşlemler gerekçesi, 07.05.2010 tarihinde, 125’nci maddeye yapılan değişiklikle hükmünü kaybetmiştir. Yapılan değişiklikle, “YAŞ’ın terfi işlemleri ve kadrosuzluk nedeniyle emekliye ayırma işlemleri dışındaki her türlü işlemine yargı yolu açıktır” denilmektedir.
Sonuç olarak;Anayasaya, ulusal ve uluslararası tüm hukuk kurallarına aykırı olarak yapılan işlemler ile Resen emeklilik hukuksuz tabiri ile hayatları karartılan ‘’kararname mağduru’’ olarak bilinen bir mazlum grubu oluşmuştur.Kararname mağdurları demek, hukuka aykırı olarak ve ihtilal kafası ile kurulmuş önce cuntacılar, akabinde FETÖ’cüler tarafından sonuna kadar kullanılmış zulmün, Resen emekli tabiri ile vücut bulmuş halidir, vesselam…